30.11.2016
Basına ve Kamuoyuna
Kamusal Alanı Cemaatlere Bırakmanın Bedeli
Yurtta Yangın, 11 Öğrenci 1 Çalışan Yaşamını Yitirdi!
Dün gece (29 Kasım 2016) Adana’nın Aladağ İlçesinde “Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği” ne ait özel bir yurtta çıkan yangında 11 öğrenci ile bir görevli hayatını kaybederken 22 öğrenci de yaralandı.
İlk bilgilere göre yangının elektrik kontağından çıktığı ya da öğrencilerin ısınmak için kullandığı bir elektrikli ısıtıcıdan kaynaklandığı belirtilirken öğrencilerin yangın merdiveninin kilitli olmasının öğrencilerin yaşamlarını yitirmesine neden olduğu, bir kısmının ise korkudan kendilerini camlardan atmaları nedeniyle yaralandıkları öğrenilmiştir.
Eğitim, diğer kimi hizmetler gibi devletin yürütmesi gereken, cemaatlere ve tarikatlara devredilmeyecek bir alandır. Devletin temel görevi; temel eğitim çağındaki çocuklara güvenli, sağlıklı, nitelikli, kamusal barınma hizmeti sunmaktır.
Oysa bugün yaşanan facianın ardından sadece yangının sebepleri üzerinde durulmakta ve muhtemelen en fazlasından birkaç sorumlu bulup olay kapatılacak ve eğitim alanında yaşanan bu tablo aynı biçimde devam edecektir.
Bugün toplum AKP iktidarı ile artan bir şekilde eğitimin cemaatlere ve tarikatlara bırakılmasının bedelini ödüyor
Biz biliyoruz ki eğitim sisteminde yaşanan bu durum AKP’nin bilinçli bir tercihidir. Sorgulamayan, araştırmayan, eleştirmeyen dindar bir nesil yaratmak için bir yandan Milli Eğitim Bakanlığı eliyle müfredat düzenlenirken,kendi gibi düşünmeyen öğretmenler sürülürken, sözleşmeli öğretmenlik yoluyla kendi kadrosunu yaratılmaktadır.
Eğitim bir sosyal haktır; her yurttaşın eşit sahip olması gereken bu sosyal hakkın parasız ve nitelikli bir şekilde sağlanması sorumluluğu devletindir.
Eğitimi özelleştirip piyasaya açan ve parası olmayanın eğitim sisteminden kopmasına neden olan; gerici eğitimin yaygınlaşması için çırpınan, yasal ve kayıtdışı tarikat-cemaat kurslarını ve yurtlarını ihya eden, bu işsizlik-yoksulluk düzeninde aileleri buraları seçmeye mahkum eden, denetimleri doğru düzgün yapılmayan; çocukların can güvenliğini hiçe sayan siyasi iktidar bu cinayetten sorumludur.
Ensar Vakfı’na ait okulda taciz olayı sonrası ortaya çıkan toplumsal tepkinin hükümetin bu alanda bir düzenleme yapmasına neden olması gerekirken, aynı hükümet; tutumunda bir değişikliğe gitmeksizin sadece tarikatı-cemaati değiştirerek sürdürmektedir.
Bu cinayet de açıkça ve çok acı bir şekilde tekrar göstermiştir ki eğitimin hiçbir alanı dini cemaat ve vakıflara; onların tasarruflarına ve denetimlerine bırakılamaz!
Sorumluluğu alışageldiğiniz üzere yurt müdürü yahut çalışanlarına atarak kurtulamazsınız! Hepimizi yakan bu yangının bütün sorumluluğu siyasi iktidarın üzerindedir.
Merkez Yürütme Kurulu