MARMARAY Projesiyle İlgili Olarak Haydarpaşa Dayanışması tarafından Marmaray projesinin tüp kısmının açılışının yapılacağı 29 Ekim 2013 tarihinden iki gün öncesinde Kadıköy’den Haydarpaşa Gara yapılan yürüyüş sonrası basın açıklaması yapıldı. Kadıköy’deki Eminönü vapur iskelesi önünde toplanan Haydarpaşa Dayanışmasına Yoğurtçu Parkı ve Abbasağa formu ile Yel Değirmeni Dayanışması destek verdiler. Saat 13.00 da yürüyüşe geçen eylemciler Rıhtım Caddesinde bir şeridi kapatarak Haydarpaşa Gara geldiler. Gar merdivenlerinde ilk konuşmayı Stuttgart 21 eylemini ziyaretten dönen Mimar Mücella Yapıcı yaptı. Ardından Sendikamız Genel Sekreteri Hasan Bektaş tarafından Haydarpaşa Dayanışması adına hazırlanan basın açıklaması okundu. CHP İstanbul Milletvekili Kadir Gökmen Öğüt’ün de destek olmak amacıyla geldiği Haydarpaşa Gar’daki etkinlik Ufuk Korakoç tarafından yapılan dinletisi ile son buldu. Basına ve kamuoyuna Ülkemizde AKP iktidarı süresince temel atma törenlerinde proje imal süresinin tartışılarak indirim yapılması, bitmeyen projelerin açılışının yapılması projelerin bölünerek kısım kısım açılması bir gelenek haline gelmiştir. Yapımı devam eden demiryolu projelerinde de durum farklı değildir. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman “Eskişehir-İstanbul arası YHT çalışmalarının hızla devam ediyor, İstanbul hattını sene sonuna kadar bitecek. Ancak 29 Ekim 2013 tarihinde Cumhuriyet Bayramı’nda bitirilmesi de planlanmaktadır. Çalışmalar hızlı bir şekilde ilerlemektedir. Hemen hemen bitirdik. Şuanda 29 Ekim tarihinde bitmemesi yönünde bir problem görülmemektedir” demiştir. Obrascon Huarte Lain (OHL) SA- Dimetronic SA Ortak Girişimi ile 26 Ekim 2011 tarihinde imzalanan Gebze Halkalı Banliyö hatlarının iyileştirilmesi ve mekanik sistemleri CR3 sözleşmesinin iş programına göre işi Marmaray projesinin tamamlanarak hizmete açılma tarihi 18 Haziran 2015’dir, ancak iktidar yerel seçimleri düşünerek Marmaray projesinin de bütünlüğünü bozarak projenin TÜP kısmını yani Ayrılıkçeşme Kazlıçeşme arasını yapılan tüm akademik uyarıları yok sayarak 29 Ekim 2013 tarihinde açacaktır. Eskişehir İstanbul arası YHT’nin 29 Ekim 2013 tarihine yetiştirilebilmesi için DLH ve Obrascon Huarte Lain (OHL) SA- Dimetronic SA Ortak Girişimi üzerinde baskı uygulanarak Gebze Pendik arası 3 adet inşa edilecek demiryolu hattından bir tanesinin bitirtilmiştir. Ancak Bilecik Arifiye arasındaki hatta çıkan jeolojik sorunlar nedeniyle YHT’nin gelişi başka bir seçim dönemine ertelenmek zorunda kalınmıştır. Marmaray projesinin reklamı için İstanbul’a asılan afişler “Pekin ve Londra’yı birleştirdik” vurgusu yapılırken aynı gün AA aracılığı ile geçilen haberde YHT’nin Pendik’e kadar geleceğinin ilan edilmesi AKP’nin kara mizahıdır. Pendik’e gelecek bir trenin ne kadar İstanbul’a hizmet edeceği tartışmalıdır. Eskişehir-İstanbul YHT’nin hizmete alınışında aceleci davranılarak bilimselölçüt ve kurallar çiğnenmemelidir. Bu nedenle bir kez daha AKP iktidarı ve TCDD Yöneticilerini uyarıyoruz. Yüksek hızlı hatların oturması için üzerlerinden çok fazla yük geçmesi gerekir. Bu oturma gerçekleşmeden önce yolculu seferler başlayacak olursa, yolda çok hızlı bozulmalar meydana gelecektir. Bu durumun güvenliği tehdit edeceği düşünülmese bile, çok fazla takayyüdatlı bir işletmecilik anlamına geleceği bilinmelidir. Ankara – Eskişehir ve Ankara – Konya hatlarında bu yaşanmıştır. YHT, işletmeciliğe başladığının ilk zamanlarında sürekli olarak tehirli işlemiştir. Eskişehir İstanbul arası YHT hattı Eskişehir Karaköy arasın da YHT hattından Karaköy Bilecik arasında eski demiryolu hattından Bilecik Pamukova arasında YHT hattından Pamukova Arifiye arasında eski konvansiyonel hattan Sapanca Köseköy arası YHT hattından çalışacaktır. Ankara Eskişehir arasında çalışan YHT ilk ve tek ciddi kazasını, hızlı hattan konvansiyonel hatta geçiş sırasındaki hız düşümünde bir aksaklık olması sonucunda gerçekleşmiştir. Ortaya atılan işletmecilik senaryosunda bu geçişlerden çok sayıda bulunduğu için böyle bir kazanın bir daha yaşanmaması için ne gibi tedbirler alınmıştır? Eskişehir İstanbul YHT projesinde zemin etütleri yeterli derecede yapılmadığı için Karaköy’deki Tünel’de çökme ile karşılaşılmış bu nedenlede tünel bağlantısını temin etmek üzere Yayla Karaköyarasında 60.000 dolara inşa edilmiş bulunan viyadük boşa çıkmıştır. Bu nedenle de YHT Bilecik Karaköy arasında eski yolu kullanacaktır. Bu eski yolda, İstanbul yönünde ilerleyen trenlerin, düşük hızlarla binde 25’ten bile daha dik rampaları inmeleri gerekmektedir. YHT dizilerinin dinamik fren sistemlerinin bu inişe uygunluğu test edilmiş midir? Yüksek hızlı demiryolculuğun en büyük zorluklarından bir tanesi, yüksek hızlarda iyi bir yanal stabilite sağlayabilecek boji tasarımı ile dar kurplardan rahatça dönüşü sağlayacak boji tasarımının birbiriyle taban tabana çelişmesidir. Yüksek hızlarda iyi bir yanal stabilite için boji dingil mesafesinin uzun, yanal süspansiyonun sert ve tekerlek bandajındaki koniklik eğiminin küçük olması gerekirken, dar kurplardan rahat dönüşü sağlayabilmek için boji dingil mesafesinin kısa, yanal süspansiyonun yumuşak ve tekerlek bandajındaki koniklik eğiminin büyük olması gerekmektedir. Yüksek hızlı tren setleri öncelikle yüksek hızlara göre tasarlandıkları için, bojileri de yüksek hızdaki yanal stabiliteyi iyileştirecek mekanik tasarımlara sahip olurlar. Bu durum, bu tren setlerinin, söz konusu kurplar için geçerli (deverle kompanze edilmemiş) yanal ivme limitlerini geçmeyecek kadar düşük hızlarda bile olsa, dar kurplardan geçişini sorunlu hale getirmektedir. Özellikle, Tren setlerinin bu kurplardan geçişinde zararlı miktarda buden teması yaşanabilmekte, geçiş sarsıntılı ve vuruntulu olabilmektedir. Tren setlerinin Bilecik – Karaköy arasındaki yarıçapı 300 metrenin bile altında kurplardan, üstelik dik bir inişte yüksek bir frenleme kuvveti altında geçmelerinin sorunsuz olacağı garanti edilebilecek midir? Bu konuda yeterli araştırmalar yapılmış mıdır? Eskişehir İstanbul arasında YHT’nin iki hat kesiminde konvansiyonel hattı kullanması, Gebze Pendik arasında tek hat işletmeciliği yapılması diğer konvaniyonel yolcu trenlerinin ve yük trenlerininişletilmesini güçleştirecek bunun yanında Ankara İstanbul arası YHT ile 3.15 dakika alınacak iddiası da havada kalacaktır. Eskişehir – Ankara arasında artık oldukça oturmuş bir YHT işletmeciliği yapılmakta ve yolcuya yeterli sayılabilecek bir hizmet verilmektedir. Ancak, sorunlara gebe bir İstanbul uzatması işin içine girdiğinde, hem azalan koltuk kapasitesi hem de artan gecikmeler olarak geri dönecektir. Sırf şov amaçlı olarak yapılacak ve bu haliyle çok sınırlı bir yolcu kitlesine ulaşabilecek bir hizmet için, başka yerdeki oturmuş bir hizmeti bozmaya değer mi? Ankara Haydarpaşa ve Haydarpaşa Ankara arasında yılların oluşturduğu bir seyahat alışkanlığı ve kültürü olan kuşetli ve yataklısı olan gece treninin yerini YHT hiçbir zaman tutmayacaktır. Çalıştığı günlerde neredeyse her gün treni tamamen dolduran Japon turistlereAnkara-İstanbul arasında artık yataklı trenin olmayacağını söylemek onlara bir daha Türkiye’ye bir daha gelmeyin demekle aynı şeydir. Başbakan Erdoğan “asrın projesi” olarak sunduğu Marmaray projesi tüpünün yani Ayrılıkçeşme Kazlıçeşmearasının 29 Ekim Salı 2013 tarihinde açılacağını ilan etmekle kalmayıp “Marmaray’ı da engellemek istediler. Ve maalesef 4 yılımızı yediler. Cumhuriyet tarihimizin en büyük yatırımıdır bu. 122 yıldır iktidara gelenlerin hiç biri bu adımı atamadı. Bize nasip oldu. 29 Ekim’de Cumhurbaşkanımız ile birlikte hizmete açacağız. Bunlar var ya bunlar tencere tavacılar ellerinden gelse bunu da protesto ederler.” demiştir. Yine bu açıklamadan önce yaptığı başka bir açıklamada ise “tarihe duyduğumuz hassasiyet sebebiyle projeyi 4 yıl geciktirdik” diye açıklamada bulunarak kendi ile çelişmiştir. Kaldı ki Haydarpaşa dayanışması bileşenlerinden hiç bir sivil toplum örgütünün açmış olduğu dava sonucu Marmaray projesinde gecikme olmamıştır. Gecikme proje alanı ve güzergahında çıkan arkeolojik buluntular ve Devlet Hava meydanları TCDD’ye ait demiryolu hattı üzerindeki 2 hatlı yolun 3 hatta çıkartılarak, dolaylı olarak özel bir kuruma devrini öngören CR1 etabında, yüklenici firma olan AMD (Alstrom-Marubeni-Doğuş) Konsorsiyumunun, sözleşmeyi 2010 mayıs ayı içinde “mevcut sözleşme şartlarında projeye devam edemeyecekleri” gerekçesiyle fesh etmesi nedeni ile gecikmiştir. Marmaray tüpünün inşası ve açılışının yapılacağının ilan edildiği günden itibaren yapılan uzmanlar uyarılar iktidar ve TCDD yetkilileri tarafından görmezden gelinmekte ve ne olursa olsun ne kadar eksiği olursa olsun Marmaray tüpünü 29 Kasım 2013 tarihinde açmakta ısrar sürmektedir. İlk olarak gazeteci Necati Doğru “Tünel’in tamamı 11 ünitedir Deniz tabanında (sıfıra inildikten sonra) 8 metre 75 santim derinliğinde 12 metre genişliğinde bir trapez kanal açıldı. Bu kanalın içine her bir ünite, batırma tüp geçit teknolojisi ile, birbirine eklenerek yerleştirildi; Asya yakasından Avrupa yakasına eklenerek geliniyordu. Ekleme ve yerleştirmelerin kusursuz olması ve milim sapmaması gerekiyordu. Çünkü bu tünelin içine döşeli raylar üzerinden her 2 dakikada bir yaklaşık 12 tren (750 ton ağırlığında yük trenleri ve 190 ton ağırlığında 10 katarlı yolcu trenleri) geçecekti. İlk 11’inci ünite kondu. Sonra 10’uncu ünite. Sonra 9 ve 8’inci üniteler. 7’ci üniteye gelindiğinde yapıcı şirketin mühendisleri, Sirkeci yönünde “15 santimlik bir düşey sapma” tespit ettiler. Tünel’in tamamı 11 üniteydi. Deniz tabanında (sıfıra inildikten sonra) 8 metre 75 santim derinliğinde 12 metre genişliğinde bir trapez kanal açılıyor. Bu kanalın içine her bir ünite, batırma tüp geçit teknolojisi ile, birbirine eklenerek yerleştiriliyor; Asya yakasından Avrupa yakasına eklenerek geliniyordu. Ekleme ve yerleştirmelerin kusursuz olması ve milim sapmaması gerekiyordu. Çünkü bu tünelin içine döşeli raylar üzerinden her 2 dakikada bir yaklaşık 12 tren (750 ton ağırlığında yük trenleri ve 190 ton ağırlığında 10 katarlı yolcu trenleri) geçecekti. İlk 11’inci ünite kondu. Sonra 10’uncu ünite. Sonra 9 ve 8’inci üniteler. 7’ci üniteye gelindiğinde yapıcı şirketin mühendisleri, Sirkeci yönünde “15 santimlik bir düşey sapma” tespit ettiler. Bu iddialara DLH genel müdürlüğü aracılığı ile cevap verileceği söylense de bu güne kadar herhangi bir açıklama yapılmadığı gibi tüpün tam ortasına gelen noktada su birikintisi ve bazı noktalarda su sızması devam etmektedir. Bu su birikintisi ve sızma sorulduğunda ise “basıncın dengelenmesi için bu sızıntının gerekli olduğu” gibi anlamsız ya da “Japonlardan iyi mi bileceksiniz” gibi mesnetsiz savunmalar yapılmaktadır. 29 Ekim’de açılacak Marmaray için Doç. Dr. Kaptan “Bu tünel sıvılaşan bir zeminin üzerinde yer alıyor” uyarısına karşılık iktidarın sesi TRT Kandilli Rasathanesi yetkililerinden yanıt alıp toplumu Marmaray’ın güvenirliliğine ikna etmeye çalışıyor. Marmaray Projesi’nin tüp kısmının Maltepe kontrol merkezinin tamamlanmadan açılacak olması tüpün izlenememesi sonucunu doğurduğu gibi trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktadır. Marmaray projesinin tamamlanmadan yalnızca Ayrılıkçeşme Kazlıçeşme arasının eksik teslim alınması, Üsküdar istasyonuna geçici bir kontrol merkezi kurulması projeyi garanti kapsamına çıkardığı gibi projenin maliyetini de artırmaktadır. Üsküdar’da yer altına kurulan geçici kumanda merkezi kontrol elemanlarının sürekli kapalı derin mekanda klima havalandırması ile çalışma koşullarında kalması sağlıklarını olumsuz etkileyebileceği gibi olaylar karşısında dikkat dağılmasına da neden olacaktır. Açılacak olan küçük bir hat kesimi de olsa kullanılacak CBTC sistemin ve projenin ilk defa kullanılacak olması nedeni ile yeterli testler yapılmadan seçimler öncesinde şov amaçlı olarak açılması bir felakete davetiye çıkarmaktadır. Bununla beraber işletim sisteminde Windows altyapısının kullanılması sistemi dış müdahalelere açık duruma getirmiştir. Marmaray projesinin her kademesinde görev alacak olan personele yeterli seviyede eğitim verilmemiştir. Bir olay anında müdahale etmek üzere hattın iki tarafında bulunması gerekli olan kurtarma lokomotifleri hala Kapıkule gümrüğünde beklemektedir. Bu eleştiriye yanıt olması amacı ile iki adet vagona çekme aparatı takılarak TCDD manevra lokomotiflerine bağlı olarak her iki yakada hazır bekletilecektir. İktidarın projeyi 29 Ekim’de teslim almak için gerek yüklenici firma gerekse TCDD çalışanlarına adı konmamış bir baskı uygulamaktadır. Bu amaçla UDHB ve TCDD Genel Müdürü son bir kaç gündür çalışmalar bizzat re fakat etmekte, orta düzey yöneticilere açılacak olan hat kesimi istasyonlarında nöbet tutturulmaktadır. Projenin açılacak olan kısmında amaç Kadıköy’e Kadıköylülere İstanbullulara hizmet etmek olsa idi Ayrılıkçeşme Söğütlüçeşme arasında bağlanır Metrobüs yolcularının bir kısmı Marmaray’a alınır ve de Metrobüs’teki yolcu izdihamı bir nebze olsun ortadan kaldırılırdı. Asılan afişlerde “Marmaray’ı Kadıköy’e getirdik” denilse de gerek Ayrılıkçeşme gerekse Söğütlüçeşme hiçbir zaman Kadıköy’ün merkezi değildir. Marmaray’ın bazı seferlerini Kadıköy’ün merkezi olan Haydarpaşa gara getirmediğiniz sürece yolcular Ayrılıkçeşme’den ilave bir maliyetle Kadıköy’e ulaşacakları gibi Kadıköy merkez lastik tekerlekli bireysel veya toplu taşıma araçlarından arındırılamayacaktır. Marmaray projesi tamamen açıldıktan sonra da İstanbul trafik sorununa çözüm olmayacaktır ki lastik tekerlekli tüp ve üçüncü köprü çevresel duyarlıklar/gereklilikler görmezden gelinip inşa edilmektedir. Raylı sistem yapıyormuş gibi yapan İBB’de İstanbul’da 21 Ekim 2013 tarihinde 758 otobüsü sefere sokmuş Otokar’dan satın aldığı 900. solo otobüs de 2013 yılı içinde teslim alarak sefere sokacaktır. Ulaştırma Bakanlığınında Şehirlerarası otobüs firmalarının her hatta en az iki adet otobüs bulunduracak kararıda karayolların lehine yapılan düzenleme olduğu gibi karayollarındaki can kayıplarının da sebebidir. Marmaray Tüp Tüneli’ni TAİSEİ (Jopon)-GAMA (Türk)- NUROL (Türk) şirketleri yaptı. İşin sahibi yani ihaleyi açan devlet adına Ulaştırma Bakanlığı İstanbul Bölge Müdürlüğü oldu. Yapılan işin projeye uygun olup olmadığını denetleyecek şirket ise AVRASYA idi. Parasını verdiğiniz denetim şirketleri sizi sizin istediğiniz gibi denetlerler. Marmaray tüpünün TMMOB ye bünyesinde kurulacak bir denetim birimince denetlenerek sistemin güvenirliliği kamuoyu açıklanmalıdır. Gerek Marmaray gerekse YHT projeleri kentsel dönüşüm projelerine dayanak olmaktan çıkartılarak TCDD’nin bu projeler inşa edilsin diye seferden kaldırdığı tüm konvansiyonel trenler yeniden sefere konulmalıdır. Haydarpaşa ve Sirkeci Gar dönüşüm planı iptal edilmeli Haydarpaşa Gar Liman kapatılmamalıdır. 27.10.2013 Pazar Toplum Kent ve Çevre İçin Haydarpaşa Dayanışması Adına TMMOB Mimarlar Odası Genel Merkezi Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Genel Merkezi