DİSK tarafından Güney Kore’de demiryolu işçilerine yönelik baskıları protesto etmek için İstanbul’daki Güney Kore Başkonsolosluğu önünde bir dayanışma eylemi düzenlendi.
24 Aralık Salı günü Okmeydanı’ndaki konsolosluk önünde toplanan DİSK Yönetim Kurulu üyeleri, DİSK’e bağlı sendikaların yöneticileri ve işçiler Korece ve Türkçe yazılı “Güney Koreli işçiler yalnız değildir” pankartı açtı.
“Yaşasın sınıf dayanışması”, “Her yer Kore, her yer direniş”, “Her yer Taksim, her yer direniş”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Kore işçisi yalnız değildir” sloganlarının atıldığı eylemde Güney Kore Demiryolu İşçileri Sendikası Genel Başkanı’nın da mesajı dinlendi.
DİSK Genel Başkanı Kani Beko’nun eylemde yaptığı basın açıklaması aşağıdadır.
Güney Kore’de, bütün dünya işçilerini yakından ilgilendiren olaylar yaşanıyor. Koreli işçilerin mücadelesini desteklemek ve onlara yönelik zulmü protesto etmek için buradayız.
Geçtiğimiz hafta, Koreli demiryolu işçileri, devlet demiryollarının özelleştirilmesine karşı çıkmak için greve gittiler. Kore hükümeti ILO sözleşmelerine aykırı biçimde grevi yasadışı ilan etti. Önce 7000 işçiyi işten çıkarttı ve Demiryolu Sendikası yöneticileri hakkında tutuklama kararı çıkarttı. Ardından 5 bin polisin katıldığı bir operasyonla Kore Sendikalar Konfederasyonu Genel Merkezi’ni basarak 130 sendikacıyı tutukladılar.
Tutuklananlar arasında 3 Konfederasyon yöneticisinin yanı sıra Belediye İşçileri Sendikası, Öğretmenler Sendikası ve İnşaat İşçileri Sendikası Genel Başkanları da bulunuyor.
Güney Kore hükümeti kendi halkına savaş açmış durumda. Bir yandan özelleştirmelerle halkın birikimlerini yağmaya açıyor, bir yandan da işçilerin sendikal haklarını gasp ediyor. Güney Kore hükümeti Koreli işçileri kavgaya davet ediyorsa davetleri kabulümüzdür, o kavga işçilerin olduğu her yerde yaşanacaktır. Kore temsilciliklerinin önünde bugünküne benzer eylemlerimiz sürecektir.
Koreli işçiler sendikacılığın sadece ücret pazarlığı olmadığını, aynı zamanda halkın birikimlerine ve kamu hizmetlerine sahip çıkmak olduğunu gösteriyorlar. Bu mücadelelerinde onları yalnız bırakmayacağız.
“İstanbul neresi Kore neresi” diye soranlar olabilir… Unutmayalım dünya üzerinde tek bir sermaye sınıf ve tek bir işçi sınıfı vardır. İşyerinde aynı tezgâhta çalıştığımız mesai arkadaşımızla Koreli bir demiryolu işçisini bir tutmalıyız. Dünyanın neresinde yaşarsak yaşayalım işçilerin çıkarları ortaktır. Bunu aklımızdan çıkarmayalım.
Koreli işçi kardeşlerimiz geçtiğimiz yıllarda hep bizimle dayanışma içinde oldular. 1 Mayıs için, DİSK’li ve KESK’li tutuklular için ve son olarak Gezi Parkı’nda kaybettiğimiz canlarımız için Türkiye halkına destek eylemleri düzenlediler. Bu eylem bizim onlara teşekkürümüzdür. Dün bizi yalnız bırakmayan Koreli kardeşlerimizi bugün de biz yalnız bırakmayacağız. Onlar mücadelesini sürdürdükçe yanlarında olacağız.
Nitekim Kore Sendikalar Konfederasyonu geri adım atmıyor. 28 Aralık günü bir genel greve hazırlanıyor. Sadece demiryollarında değil bütün işkollarında bir grev düzenlenecek. Konfederasyon bir bütün olarak demiryollarına ve demiryolları işçilerine sahip çıkmak için üretimden gelen gücünü kullanacak.
Kore işçilerinin sergilediği bir sınıf dayanışması örneğidir. Koreli işçiler bize direnmeyi öğretiyor, dayanışmayı öğretiyor.
Buradan Kore hükümetini uyarıyoruz. Tutuklu sendikacıları derhal serbest bırakın! Sendikal faaliyetlerin önündeki engelleri kaldırın! Demiryolu özelleştirmesini iptal edin!
Koreli İşçi kardeşlerime de sesleniyorum! Mücadelenizde yalnız değilsiniz. Yöneticileriniz tutuklanmış, genel merkez binanız tahrip edilmiş olabilir. Yüreğinizi ferah tutun! Çünkü DİSK bayrağının dalgalandığı her yer, DİSK’in temsilciliğinin olduğu bütün işyerleri aynı zamanda Kore Sendikalar Konfederasyonu’nun temsilciliğidir.
YAŞASIN İŞÇİ SINIFININ ULUSLARARASI DAYANIŞMASI !
YAŞASIN DİSK! – YAŞASIN KCTU!