Üyesi olduğumuz Uluslararası Taşımacılık Çalışanları Federasyonu (ITF) tarafından her yıl düzenlenen Dünya Taşımacılık Çalışanları Eylem Haftası kapsamında sendikamızın da içerisinde olduğu ITF üyesi dernek ve sendikalar tarafından dün (8 Ekim 2015 Perşembe günü) bir etkinlik gerçekleştirildi.
Etkinlik kapsamında akşam 19.00’da Kadıköy İskelesinde toplanılmasının ardından Haydarpaşa Gar önüne yüründü ve burada yapılan basın açıklamasının ardından Simung Müzik Topluluğu tarafından konser verildi.
Sendikamız Merkez Yürütme Kurulu üyeleri, İstanbul 1 Nolu Şube üye ve yöneticileri, ITF üyesi dernek ve sendikaların üye ve temsilcileri ile bazı siyasi partilerin temsilcilerinin katıldığı etkinlikte ITF tarafından bu yıl belirlenen “Baskılara Karşı Taşımacılık Çalışanları Küresel Düzeyde Örgütleniyor” teması kapsamında Sendikamız Genel Sekreteri İshak KOCABIYIK tarafından basın açıklaması okundu.
Okunan basın açıklaması aşağıdadır.
08.10.2015
Basına ve Kamuoyuna
Bizler Uluslararası Taşımacılık Çalışanları Federasyonu ITF’in üyesi; BTS, Liman İş, Nakliyat İş, Türkiye Denizciler Sendikası ve DADDER vebizlerle dayanışma içerisinde olarak yalnız bırakmayan Sendika, Dernek ve çeşitli kurumlarla buradayız.
154 ülkeden 750 Sendikada örgütlü 4,6 milyon ulaştırma çalışanı üyesi olan ITF tarafından her yıl,Uluslararası Taşımacılık Çalışanları Eylem Haftası kapsamında çeşitli temalarla eylem etkinlikler düzenlenmektedir. Bu yılda 5-11 Ekim 2015 tarihleri arası “Çalışanlara Baskılara Karşı Küresel Ölçekte Mücadele” temasıyla çeşitli eylem ve etkinlikler yapılmakta olup, bu amaçla biraraya gelmiş bulunmaktayız.
Çalışanlara baskı dünyanın her yerinde yaşanmaktadır. Bu baskıyı bizler de ülkemizde gerek kamu da, gerek özel sektörde yaşamaktayız. Ama bu baskıların yaşandığı her yerde biz emekçiler de mücadele etmekte, dayanışma içinde olmaktayız.
Öncelikle belirtmek gerekir ki dünyanın küçük bir köy haline geldiği günümüzde insanların en temel ihtiyaçlarına ulaşmalarının birincil halkalarından biri olan ulaşım önemli bir sektör olmuştur.Bu sektörde çalışan bizler, yerel ve uluslararası boyutlarıyla ciddi sorunlar yaşamaktayız.
Bu sorunların başında çalışanların yaşadıkları baskılar en ön sıralarda olup, bizler de bu baskılara karşı küresel ölçekte mücadeleyi önemsemekteyiz.
Demiryolları ve Limanlardaki özelleştirme ve tasfiye uygulamaları, nakliyat ve tahmil tahliye, kargo çalışanlarının yaşadıkları, gemi ve deniz adamlarının maruz kaldığı olumsuz koşullar, işsizlik, güvencesizlik ve iş sağlığı konusunda görülen zafiyetlerdir.
Ayrıca süren savaş ortamı, baskıların artması, mülteci sorununun bütün dünyayı etkileyen insani bir sorun haline gelmesi ile de karşı karşıyayız.
Bütün bunlar küresel sermayenin saldırılarının bir parçası olarak karşımıza çıkmaktadır.
Küreselleşme ile diğer sektörlerde olduğu gibi ulaştırma sektöründe de pek çok değişiklik yaşanırken, bu değişiklikler çalışanların aleyhinde gelişmeler olarak karşımıza çıkmıştır.
Uygulanan politikalar sonucu; sendikasızlaştırma, taşeronlaştırma, iş güvencesinin azalması, esnek çalışma biçimlerinin yaygınlaşması, çalışma koşullarının ağırlaşması, sosyal güvenceden yoksun kayıt dışı işçilik ve iş sağlığı ve güvenliğinin tam olarak sağlanamaması gibi sonuçlar yaşamaktayız.
Bugün artık bir şirket gibi çalışan devlet ile maksimum kar amacıyla hareket eden sermaye tarafından çalışanlar yalnızca maliyet unsuru olarak değerlendirilmektedir.
Ulaştırma sektöründe çalışanlara baskının ana nedenleri, çalışanların pek çok alanda yaşadıkları sorunlar ve zorluklar karşısında birlikte mücadele etmek üzere örgütlenme çalışmalarıdır.
Sendikasızlaştırma yollarından biri de taşeronlaştırmadır. Bugün ülkemizde devletin verdiği hizmetlerin büyük bölümü taşeron şirketler aracılığı ile verilmektedir. Bu şirketler de çalışanlar; büyük oranda sendikalaşmaları engellenmekte, ya da İşveren veya Hükümet yanlısı sendikalara üye olmaya zorlanmaktadırlar.
Önümüzdeki dönemde özellikle ekonomik krizlerin ağırlığını hissettirdiği dönemlerde esnek ve güvencesiz çalıştırma yöntemlerinin gittikçe yaygınlaşacağı ve çeşitleneceği açıktır. Kısa süreli, kuralsız çalışmalar, düşük ücretler, kısmi sosyal haklar ve sosyal güvencesizlik önümüzdeki dönemde daha çok dayatılacaktır.
İş Sağlığı ve Güvenliği açısından ülkemiz dünyanın en alt sıralarında yer almaktadır. İstatistiklere göre iş kazalarında Avrupa’da birinci, dünyada ise üçüncü sırada yer almaktadır. Ülkemizde iş sağlığı ve ile ilgili olarak pek çok düzenleme yapılmasına rağmen bu yasaların gerek kamuda gerekse de özel sektörde uygulandığını söylemek imkansızdır. Çevre ve iş sağlığı ve güvenliği konularına gereken önem verilmediğinde, bu alandaki sorunlar kendini çevre kirliliği, hastalıklar, üretim kaybı, iş kazaları, meslek hastalıkları ve ölümler şeklinde göstermektedir. Çalışma yaşamının insanca, iş güvenceli, toplu sözleşme ve grev hakları sağlanmış şekilde işçi ve iş sağlığı ve güvenliğine dayalı bir istihdamı esas alan şekilde yapılanması ve bunun hükümet tarafından yapılması pekâlâ olanaklıdır. İnsanı özne olmaktan çıkaran, çalışanların sağlığını ve iş güvenliğini ortadan kaldıran tüm uygulamalara son verilmelidir.
Bugün bizlerin ülkemizde yaşadığı sorunların benzerleri dünyanın farklı noktalarında yaşanmaktadır.
Hatırlanacağı üzere yakın zamanda Güney Kore’de ve ardından Tayland’daişçilerin sendikalarına ve haklarına ağır saldırılar olmuştu. Dünyanın diğer ucundaki emekçi dostlarımızla dayanışma içinde olmuş, tepkimizi göstermiştik.
Bizlerin yaşadığı baskı ve saldırılar dünyanın diğer ülkelerindeki emekçi dostlarımızın yaşadığı baskı ve saldırılardan bağımsız değildir. Bizlere düşen dünyanın neresinde olursa olsun, bu baskı ve saldırılara karşı birlikte dayanışma içinde mücadele etmektir.
Küresel saldırıya karşı tek yolumuz küresel ölçekte örgütlenmekten geçmektedir. Bu çerçevede ITF bünyesinde sürdürdüğümüz beraberlik ve mücadele birliğimizi başta ülkemizde olmak üzere bölgesel ve dünya ölçeğinde de yaygınlaştırmak en önelim görevlerimizden biridir.
Bu bilinç ve inançla bir araya gelen bizler bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yan yana duruşumuzu devam ettireceğimizi, haksızlığa, adaletsizliğe, eşitsizliğe ve savaşa karşı omuz omuza mücadele edeceğimizi bir kez daha kamuoyu ile paylaşırız.
Uluslararası dayanışmanın önemine olan inancımızla… Yaşasın uluslararası dayanışma!
İTF’ye Türkiye’den üye olan ve basın açıklaması katılan sendikalar;
BTS Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası
LİMAN-İş, Liman, Deniz, Tersane ve Depo işçileri sendikası
Nakliyat İş, Türkiye Devrimci Kara, Hava ve Demiryolu Taşımacılığı İşçileri Sendikası
Türkiye Denizciler Sendikası
DADDER Deniz Çalışanları Dayanışma Derneği