21.08.2016
Basına ve Kamuoyuna
Canlı bomba katliamlarının hayatımızın bir “gerçeği” olmasına izin vermeyeceğiz…
Son 15 aydır, ülkemiz ve bizler canlı bomba ile tanıştık.
Sayısını unuttuğumuz çoklukta canlı bomba katliamları yaşadık. En yakınlarımızı, kardeşlerimizi, yurttaşlarımızı bu saldırılarda kaybettik. Hayatını kaybedenlere rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralılara ise bir an önce sağlıklarına kavuşmalarını diliyoruz.
Mitinglere, otobüs duraklarına, turist kafilelerine yapılan saldırılara en sonunda “düğün” de eklendi.
Antep’te yapılan bir sokak düğününde canlı bombanın patlaması ile birlikte 50 yurttaşımız hayatını kaybetti, yüzlercesi yaralı var.
Düğün tıpkı cenazeler gibi bütün kavimlerin, bütün inançların ortak değeridir. Cenaze acının paylaşılmasını, düğün ise sevincin ve mutluluğun paylaşılmasını temsil eder.
Düğüne yapılan bu alçakça saldırı aslında bu değerlerimize yapılmıştır. Bu tür saldırılarla bizim değerlerimizi yok etmek ve yok saymak istiyorlar.
Sokağa çıkamaz, otobüs bekleyemez, düğün bile yapamaz hale getirmek istiyorlar.
Bu tuzağa düşmeyeceğiz.
Kardeşliğimizden, acıyı da sevinci de paylaşmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Barış ve demokrasi konusunda ısrarcı olmaktan vazgeçmeyeceğiz.
Düğünün kimin olduğunun değil, neden düğüne saldırıldığının cevabını istiyoruz. Bilinmelidir ki, bu cevap arayışımız aynı zamanda bir ahlak ve vicdan sorgulamasıdır.
BTS
MERKEZ YÜRÜTME KURULU