10 Ekim katliamının 26.ayında yaşamını yitiren mücadele arkadaşlarımız alanlarda anıldı. Sendikamız tarafından Ankara’da Gar önünde İstanbul’da ise Haydarpaşa Gar önünde sendikamız üye ve yöneticilerinin katılımıyla anma etkinlikleri gerçekleştirildi.
10 Ekim katliamının 26.ayın alanlara çıktığımız 10 Aralık tarihi aynı zamanda İnsan hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edilişinin de yıldönümüdür.
Bu nedenle yapılan konuşmalarda mücadele arkadaşlarımız anılırken, aynı zamanda insan haklarına yönelik açıklamalar yapıldı.
İstanbul’da Haydarpaşa Gar önünde yapılan anma etkinliğinde saygı duruşunun ardından Genel Başkanımız Hasan BEKTAŞ tarafından yapılan basın açıklamasında “arkadaşlarımızın katledilişlerinin üzerinden 26 ay geçti ama acıları hala içimizde. Aradan bunca zaman geçmesine rağmen bırakın insan haklarını, 102 mücadele arkadaşlarımızın yaşam kaklarını bile koruyamadık” dedi. Genel başkanımız tarafından okunan basın açıklamasının tam metni aşağıdadır.
Basına ve Kamuoyuna
Barış talep etmek üzere 10 Ekim 2015 tarihinde saat 10.04 de Ankara Gar önünde toplanan emek ve demokrasi güçlerine yönelik olarak, iki İŞİD üyesi tarafından gerçekleştirilen katliamda 101 yoldaşımızı yitirmemiz üzerinden tam iki sene iki ay geçti.
Ankara Garı’ndaki 10 Ekim 2015 katliamında omurilik zedelenmesi nedeniyle ağır yaralanan ve yaklaşık 20 aydır tedavi altında olan Mustafa Budak’ın 25 Haziran 2017 tarihinde hayatını kaybetmesi ile katliamda öldürülenlerin sayısı 102’ye çıkmıştır.
Sendikamız yönetici ve üyelerinden on bir yoldaşımız, üyelerimizin 1.dereceden dört yakını ve sendikamız avukatı (daha sonra mahkeme sürecinde ortaya çıktığı gibi) bilerek güvenlik önlemleri alınmaması sonucu İŞİD’li çeteler tarafından yaşamdan kopartılmışlardır.
Ankara Gar Katliamında Yitirdiğimiz Yoldaşlarımız
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Ankara Şube Sekreteri Ali Kitapçı,
Birleşik Taşımacılık Sendikası Adana Şube üyesi Bilgen Parlak
Birleşik Taşımacılık Sendikası Adana Şube üyesi Nevzat Sayan
Birleşik Taşımacılık Sendikası Adana Şube Sekreteri Rıdvan Akgül
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Adana Şube üyesi Yılmaz Elmascan
Birleşik Taşımacılık Sendikası Adana Şube İskenderun temsilcisi Fevzi Sert.
Birleşik Taşımacılık Sendikası Ankara Şube üyesi Hacı Kıvrak
Birleşik Taşımacılık Sendikası Ankara Şube üyesi İbrahim Atılgan
Birleşik Taşımacılık Sendikası Ankara Şube Kadın Sekreteri İdil Güneyi
Birleşik Taşımacılık Sendikası Malatya Şube üyesi Kasım Otur
Birleşik Taşımacılık Sendikası Havacılık Şube üyesi Osman Ervasa
BTS Ankara Şube üyesi İbrahim Atılgan’ın oğlu Muhammet Atılgan
BTS Adana Şube üyesi Yılmaz Elmascan’ın eşi öğretmen Gülhan Elmascan
TCDD Büro Şefi Mahmut Atabay’ın yeğeni öğretmen Ata Önder Atabay,
BTS üyesi TCDD emekli makinist Mehmet Yurtman’ın kızı Şebnem Yurtman
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası Avukatı Uygar Coşkun
İŞİD’li çete üyelerinin kendilerini patlatarak önce Suruç, Diyarbakır ve Mersin’de gerçekleştirdikleri katliamların Ankara Garı halkasında sendikamız üyesi 17 yoldaşımız yaralanmıştır.
10.12.2017 Tarihi İtibarı İle
Ankara Gar Katliamı Yaralılarımızın
Sağlık Durumları
BTS Genel Başkanı Uğur Yaman
Katliamın ardından Ankara’da daha sonra ise Yalova’da ki devlet hastanesinde aylarca tedavisi devam etti. Baldırındaki doku kaybı kısmen giderildi. Yürümekte zorlanmaktadır. Mesleği olan makinistliği sürdüremeyeceğinden emekli olmuştur.
BTS Genel Sekreteri İshak Kocabıyık
Patlamadan dolayı sol kulağı %35 sağ kulağı %67 oranın da işitme kaybına uğradı. Doktorlar tedavisinin mümkün olmadığını ifade etmektedirler.
BTS Eski Genel Başkanı Nazım Karakurt
10 Ekim katliamının ikinci haftasında kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırılmıştır. Anjiyo ve yapılan ameliyat esnasında sırasında duran kalbi elektroşok ile tekrar çalıştırılmıştır. Ameliyat sonrası Gazi Üniversitesi Hasta hanesinde 12 gün yoğun bakımda kalmıştır. Olaydan sonraki 6 ay boyunca yürümekte, merdiven çıkmakta zorlanmış hatta konuşmakta bile güçlük çekmiştir. Devam eden sağlık sorunlarından dolayı da yaklaşık 1,5 yıl sonra emekli olmak zorunda kalmıştır. Olaydan sonra yaklaşık bir yıl boyunca Ankara Üniversitesi Cebeci Tıp Fakültesinden aldığı psikolojik destekle birlikte anti-depresan ilaç tedavisi de görmüştür. Hala sağlık sorunları ve hasta hane kontrolleri devam etmektedir.
BTS Eski Genel Başkanı Yavuz Demirkol
Sol ayağında siyatik sinir zedelenmesi nedeni ile yürüyüşünde sıkıntı vardır. Ancak aletsiz yürüyebilmektedir. Şubat 2018 ayı içeresinde sol ayak parmaklarından bir operasyon geçirecektir. Vücudunda çıkarılmayan 5 bilye vardır. Psikolojik destek almaya devam etmektedir. Yaklaşık 16 aş işten uzak kalmıştır.
BTS Eski Genel Başkanı Yunus Akıl
Sağ kolunda halen bir bilye vardır. Ayaklarında da döneme dönem ağrılar olmaktadır. Özellikle yağmurlu havalarda ağrılar artmaktadır.
BTS İstanbul 2 Nolu Şube Sekreteri Alaettin Kerkut
Fiziki ve psikolojik olarak iyi durumdadır.
BTS Eski Genel Başkan Yardımcısı Seyfullah Gücükatalak
İlk 3 ay psikolojik tedavi gördü, daha sonra buna ihtiyaç duymadı, fiziki olarak desteksiz ve aksaksız rahat yürümektedir. .
BTS Adana Şube Başkanı Tonguç Özkan
Katliamdan sonra kaldırıldığı hastanede 4 saat süren açık göğüs ameliyatı oldu, ameliyatın ardından 7 gün hastanede kalmıştır. Şu an önemli bir sağlık sorunu bulunmamaktadır.
BTS Malatya Şube Başkanı Hasan Akdemir
Sağ ayakta kısalma ve his kaybı nedeni ile sürekli heyet raporu vardır.
BTS Malatya Şube Hasan Uçar
Aort damarı üzerindeki bilye için bypass ameliyatı olması gerekiyor ancak henüz olmaya karar vermemiştir. Bununla birlikte vücudumda başka bilyeler de durmaktadır. Kulak zarı patladığından dolayı mesleğimi yapamadığından geçici olarak geri hizmette çalışıyorum. Katliamın ardından psikolojik destek de almıştır.
BTS Ankara Şube Sekreteri Gökhan Yaralı
Şuan ki sağlık durumu yüzde 94 engelli, toplam 12 ameliyat oldu, 3 adet ameliyat daha olacağı doktorlar tarafından ifade edilmektedir.
BTS Ankara Şube Üyesi Aziz Mustafa Şimşek
Eski beden sağlığına tam olarak kavuşamadı, ayağı tam anlamıyla eski haline dönmedi, zaman zaman ağrıları olmaktadır. Kulaklarında da dönem dönem ağrılar ve çınlamalar meydana gelmektedir. .
BTS 2 Nolu Şube Üyesi Can Ateş
Psikolojik destek ve halen ilaç tedavisi sürmektedir, önümüzdeki süreçte 4 5 ameliyat daha olacağı doktorlar tarafından ifade edilmektedir.
BTS Ankara Şube Haşim Alçin
Bağırsaklarından ameliyat olmuştur. Ayağındaki 3 kırık dolayısıyla 2 platin takılmıştır. Sırtındaki bilyeler çıkartılmamıştır. 3 fıtık oluştuğu için tekrar ameliyat olacaktır.
Şahin Çilingir
İşitme kaybı bulunmaktadır. Psikolojik destek almasına rağmen olayın etkisini hala atlatamamıştır. Yürüme güçlüğü, göğüs ağrısı çekmektedir. Uyku dengesizliği sürmektedir.
BTS Ankara Şube Servet Polat
Yakın zamanda bacağından bir ameliyat olmuştur.
BTS Genel Merkez çalışanı Selçuk Akbıyık
Sol bacağından sağ bacağına damar nakli yapıldı. Kalçasında bir adet bilye vardır. Doku kaybı nedeniyle bacakta güçsüzlük ve arada bir yanma hissetmektedir. Diz kapağından aşağısına doğru bölgesel hissizlik vardır.
Ankara Gar Katliamı Yargılaması
Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 22-23 Kasımda yapılan 5. grup duruşmasına başlamadan önce mağdur avukatlarından Ziynet Özçelik yaptığı açıklamada “Sağlıkçılar hakkında İl Sağlık Müdürlüğünün ön inceleme raporunda, patlama sonrasında 51 ambulansın gönderildiği, 17’sinin ilk 5 dakika içerisinde olay yerine gittiği söyleniyor. Ancak raporun ekinde her ambulansın patlamadan sonraki hareketleri ve hangi saatte nerede olduklarına dair GPS raporu var. Biz bunları inceledik. Sağlık Bakanlığı önünde bulunan ve mitingle ilgili görevlendirildiği söylenilen ambulans hiç yerinden ayrılmamış, patlama sonrasında 11 ambulans hiç hasta almamış, sadece 9 ambulans yarım saat sonra olay yerine gelmiş. Ambulansların çok büyük bir bölümü 1 kilometre ötede beklemişler. İnsanlar burada ölürken onlar orada beklemişler. Ambulansların büyük bölümü insanlar çırpına çırpına hayatını kaybettikten sonra ölülerini taşımışlar” demiştir.
Avukat İlke Işık “10 Ekim gününden bugüne bütün sorumluların yargılanması istediklerini belirterek, “Bu katliama göz yummuş, ülkedeki siyasi duruma yön vermek için bu katliamı yapmış kişilerin, yargılanmasını istiyoruz. Mahkeme heyeti, ya emniyet görevlilerinde dahil sorumlular hakkında karar verecek ya da sadece sanıklarla devam edilmesini isteyecek. Bunu hep birlikte yarın göreceğiz. Bu davanın garantisi sizsiniz, Türkiye halklarıdır. 10 Ekim katliamı davasında adaleti gerçekleştirmek için elimizden geleni yapacağız” dedi.
Duruşmada tanık sıfatıyla dinlenen dönemin Antep TEM müdürü yapılan sorgusunda katliam bilgisinin kendilerine ulaştığı halde gerekli önlemleri almadıklarını zımni olarak itiraf etmiştir.
Aslında elde edilen bilgilerden bu soruşturmanın genişletilmesi gerektiği, kamu görevlilerinin, kolluk güçlerinin açık ihmali olduğu ortaya çıkmıştır. Ancak gerek savcılık gerekse de özellikle içişleri ve adalet bakanlığı kamu hizmetlilerine ilişkin soruşturma taleplerinin önüne adeta duvar örmüşlerdir. Mahkemenin içişleri bakanlığından defalarca istediği ancak bir türlü gönderilmeyen Mülkiye Müfettişlerinin yürüttüğü idari tahkikat dosyası bunun en belirgin örneğidir.
Davanın 18 Tutuklu Sanığının İsimleri
İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hüseyin Tunç, Mehmedin Baraç, Nihat Ürkmez, Hakan Şahin, Yakup Şahin, Yakup Karaoğlu, Metin Akaltın, Erman Ekici, Burak Ormanoğlu, Hacı Ali Durmaz, Abdülmüttalip Demir, Talha Güneş, Abdulhamid Boz, Suphi Alpfidan, Hatice Akaltın, Esin Durgun.
Davanın 16 Firari sanığın isimleri
Ahmet Güneş, Bayram Yıldız, Deniz Büyükçelebi, Edremit Türe, Hasan Hüseyin Uğur, İlhami Balı, Kasım Dere, Muhammet Zana Alkan, Mustafa Delibaşlar, Nusret Yılmaz, Ömer Deniz Dündar, Savaş Yıldız, Yakup Selağzı, Kenan Kutval, Walentina Slobodjanjuk ve Cebrail Kaya.
Bu gün 10 Aralık 2017.
Ankara Gar katliamının üzerinden 2 sene 2 ay geçti.
10 Aralık aynı zamanda demiryollarında kamu emekçilerinin sendikal mücadeleye başladıkları 1991 de Ankara’da kurulan ve sendikamız BTS’nin temel taşlarından olan Dem-Sen’in kuruluş yıldönümüdür.
10 Aralık ayrıca (1948) ayrıca Dünya İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabul edilişinin de yıldönümüdür.
Dünya İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi TBMM’de ise 6 Nisan 1949 da kabul edilmiştir. 27 Mayıs 1949 da ise Bakanlar Kurulu İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin ilkokullarda okutulmasına karar vermiştir.
Dünya İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’ni okullarda okuyup bürokraside ve iktidarda görev alanlar ise o günden buyana bildirgeye aykırı uygulamalar yapmaktan geri durmamışlardır. Özellikle sıkıyönetim ve OHAL uygulamalarında kamunun gücü kullanılarak bildirgede sayılan adil yargılanma, yaşam, özgürlük ve güvenlik gibi bir takım temel hakları ayaklar altına alınmıştır.
Bildirgenin temeli olan “yaşam hakkı” nın ihlali ne yazık ki ülkemizde sıradan vaka haline gelmiş, devletin uygulamaları ya da göz yumması gibi nedenlerle yaşam hakkı nerdeyse ortadan kalkmıştır.
10 Ekim katliamı gibi katliamlar çoğalmış ve öfkeli çocuklar diye nitelendirilen IŞİD adeta desteklenmiş yarattığı korku iklimi görmezden gelinmiştir.
Yaşam hakkı sadece bu şekilde değil, işten atma, açlığa mahkûm etme, iş cinayetleri ile de ihlal edilmektedir.
Türkiye’nin dünya şampiyonluklarının başında iş cinayetlerindeki birinciliği gelmektedir.
OHAL uygulamaları işsizlikle beraber intiharlara da yol açmıştır. KHK ile işsizliğe ve açlığa mahkum edilen kamu emekçileri arasında intihar haberleri her gün artmaktadır.
Mağdur Avukatlarından İlke Işık’ın da dediği gibi bu davanın garantisi sizsiniz, 10 Ekim katliamı davasında adaleti gerçekleştirmek için her ayın 10’unda saat 10.04 yoldaşlarımızı anacağız duruşmalarda yargı sürecinin takipçisi olacağız.
Diyoruz ki unutmadık unutmayacağız unutturmayacağız.
BTS İSTANBUL 1 NOLU ŞUBE
YÖNETİM KURULU