Devlet Demiryolları Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Sağlık ve Psikoteknik Yönergesi hakkında görüş ve önerilerimiz Sendikamız tarafından Taşımacılık A.Ş.’ye iletildi.
Yazımızda, Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Sağlık ve Psikoteknik Yönergesinin mevcut haliyle yürürlüğe girmesinin kimi sıkıntılara neden olacağı ve sorunlar yaratacağı değerlendirilmiş ve yazımız ekinde sunulan görüş ve önerilerimizin dikkate alınması talep edilmiştir.
Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğüne Sunulan Sağlık ve Psikoteknik Yönergesi Hakkında Görüş ve Önerilerimiz aşağıdadır.
SAĞLIK VE PSİKOTEKNİK YÖNERGESİ
Hakkında
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası
Görüş ve Önerileri
(13.03.2018 tarihli yazı eki)
Sağlık Kurulu Raporuyla ilgili 7.maddesinde;
MADDE 7- (1) İlk işe girişte ve çalışan personelden, aşağıda belirtilen durumlarda sağlık kurulu raporu istenir.
….
(d) fıkrasında;
“Operasyon sonrası iş başı yapacak olanlar,”denilmektedir.
Bu fıkrada yer alan operasyon “operasyon sonrası” ifadesi” ifadesi yoruma ve bakış açısına göre değişebilir. Operasyonun boyutunun sınırları belirlenmelidir.
Aynı maddenin (f) fıkrasında;
“Altı aydan uzun süre görevinden uzaklaşanlar.” Denilmektedir.
Bu fıkra komple kaldırılmalı. Her bir personel mevzuatta belirtilen sürelerde muayeneleri yapılır. Kişinin görevden uzak kalması onun sağlık durumunu bozmaz.
Sağlık grubu değişen personel başlığı altındaki 11.maddenin (1) fıkrasında;
“TCDD Taşımacılık A.Ş. Merkez Emniyet Kurulunda belirlenen emniyet kritik unvanlar için, Demiryolu Emniyet Kritik Görevler Yönetmeliğinde belirlenen sağlık koşullarını taşımayan personel, ihtiyaç durumu da dikkate alınarak uygun yer ve görevlere atanır. İşçi personel hakkında toplu iş sözleşmesi hükümleri uygulanır.” Denilmektedir.
Belirlenen sağlık koşullarını taşımayan personelin başka unvanlara atanması konusu personeli en fazla mağdur eden konulardan birisidir. Bu konu çalışan personel üzerinde adeta travma yaratacak seviyeye ulaşmıştır. Örneğin; bir makinistin yıllarca her türlü ağır şartlarda çalıştıktan sonra bu görevi ifa edememesi sonucu o kişinin hem kendisi hem de ailesi adına büyük bir yıkım olmaktadır. Üstelik verilen diğer unvanlar sonucu işini kaybettirdiği gibi maddi olarak ta kayba uğramaktadır. Bu tespit yıllardan beri unvanı değişen personelin kendilerinin anlattıkları ve gözlemlediklerimizin anlatımıdır. Elbetteki sağlık şartlarını taşımayan personel o işi yapmamalıdır ancak verilecek unvan bulunduğu unvanın bir üstü olmalıdır.
Örneğin bir makinist için iki yol izlenebilir. Sadece brövesi ve ehliyeti iptal edilip aynı unvanla depoda sadece manevra makinistliği ya da depo şefliği yaptırılabilir.
Sağlık grubu değişen personel başlığı altındaki 11.maddenin (2) fıkrasında;
“(2) 1 inci fıkra kapsamında bulunduğu unvan için gerekli sağlık koşullarını taşımamaları nedeniyle unvanı değiştirilen personel, iyileştiğini belirterek talepte bulunması ve ihtiyaç duyulması halinde, sağlık kurulu raporunun düzenlendiği tarihin üzerinden en az 6 ay geçtikten sonra, hastaneye sağlık kurulu raporu almak için gönderilebilir. “ Denilmektedir.
Personelin sağlık kurulu muayenesi sonucunda gerekli şartları taşımaması veya çalışırken sağlık ile ilgili geçirdiği operasyon, hastalık teşhisi nedeniyle grubunun değişmesi durumunda belirli bir süre sonra hastalığının ortadan kalkması ile durumunu raporlar ile belgelemesine rağmen geri dönüşü yapılamamaktadır. Bu durumda mağdur olan çok sayıda çalışan bulunmaktadır. Bu konu aynı zamanda kurumunda bu personelle ilgili kaybı demektir. Örneğin; damar tıkanıklığı sonucu anjiyoplasti ya da stent uygulaması ile sağlığına kavuşan ve bunu da kurul raporu ile belgelemesine rağmen çalışan görevine asla dönememektedir. Oysa ki tıp günümüzde çok fazla gelişmiş olup iç organ değişiminin yanında uzuv değişimi hatta yüz nakli yapılabilmektedir. Havacılık sektöründe pilotların ya da denizcilikte gemi kaptanları stent uygulaması sonucu tekrar şifa bulmaları kaydı ile görevlerine geri dönmektedirler.
Ayrıca Almanya’da (DB) personel tedavi sonucu sağlığına kavuştuğunu doktor kararı ile belgelenmesi ile görevlerine geri dönebilmektedirler.
Çeşitli operasyon ve ilaçlı tedavi ile salığına kavuşan ya da oral yoldan tedavilerle kontrol altına alınarak normal yaşamlarını sürdüren çalışanlar görevlerine geri dönebilmelidir.
Psikoteknik değerlendirmeye tabi olanlar başlığı altındaki 15.maddenin 5.fıkrasında;
“6 aydan uzun süre görevinden uzaklaşanların görev aldığı unvanın sağlık şartlarını karşıladığı sağlık kurulu raporu ile belirlenenler, psikoteknik değerlendirmeye gönderilir.” Denilmektedir.
Bu süre bir yıla çıkarılmalıdır.
Değerlendirme sonuçları yetersiz olanlar başlığı altndaki 20.maddesinin (c) fıkrasında;
“İkinci psikoteknik değerlendirme tarihini mazeretli veya mazeretsiz şekilde iki kez ertelettiği takdirde personel, işe alma şartlarını taşımadığından kişinin hakkında tahkikat yapılarak disiplin hükümleri uygulanır.” Denilmektedir.
Bu maddedeki mazeretli kelimesi kalkmalıdır.
Aynı maddenin (ç) fıkrasında;
“İkinci psikoteknik değerlendirme sonucunda da “yetersiz” görülenler, psikoteknik değerlendirme için gönderildiği unvanda değerlendirme tarihinden itibaren en az iki yıl süre ile çalıştırılamaz. İlgilinin isteği ve hizmetine ihtiyaç bulunması halinde, en az iki yıl sonra yeniden psikoteknik değerlendirmeye alınabilir.” Denilmektedir.
İki yıl sonra pskoteknik muayeneye gitmek isteyen çalışan zaten bu görevi kendisi istediğinden “en az iki yıl sonra yeniden psikoteknik değerlendirmeye alınabilir” cümlesi kesin hüküm içermelidir. “alınabilir” sözcüğü “alınır” şeklinde değiştirilmelidir.
Aynı maddenin (d) fıkrasında;
“En az iki yıl sonra gönderildiği birinci psikoteknik değerlendirme sonucunda da “yetersiz” olanlar, en az 30 gün sonra ikinci bir psikoteknik değerlendirmeye gönderilir. Psikoteknik değerlendirme sonucu “yeterli” olanlar, eski unvanına iade edilebilir. “Yetersiz” olanlar ise aynı unvanda iki yıl süreyle çalıştırılamaz.” denilmektedir
Bu maddede “eski unvanına iade edilebilir” hükmü kesik hüküm içermelidir. Bu nedenle “edilebilir” yerine “edilir” denilmelidir.
Psikoteknik muayene konusunda diğer görüşlerimiz;
1- Pskoteknik muayeneye giren personelin sonuçlarının muayene bittikten sonra personele verilmemesi ciddi kuşkular oluşturmaktadır. Eğer girilen cihazın sonuçları tek başına belirleyici ise bu sonuçlar neden verilmiyor. Yok eğer girilen cihazların sonuçları tek başına belirleyici değilse sonradan hangi değer ölçüleri ile neye göre belirleniyor. Bu konudaki nedeni belli olmayan gizlilik, ciddi kuşkular ve şaibelerin oluşmasına neden oluyor. Böylece hem kurumu hem de personeli yıpranmış oluyor. Oysaki sağlık muayenesine giren personelin durumu ilgili doktora muayenesinin ardından nasıl ki muayene sonucu hemen elindeki rapora yazılıyorsa Psikoteknik sonucu ilgiliye hemen orada verilmelidir. Zaten İstanbul özel Psikoteknik merkezlerinde metro ve şoförler için yapılan muayene sonuçları ilgiliye anında verilmektedir.
2- Psikoteknik muayenenin ülke genelinde tek merkezden (RAY TEST) yapılması bu kurumun bu alanda tekel oluşturmasına nenden olmaktadır. Bu durum yasal ve ihale kanununa uymamakta olup bu kuruma haksız kazanç sağlamaktadır. Ayrıca kurumun sırası gelen personele kısa zamanda randevu vermemesi ile süresi dolan personel bu zaman dilimi içinde muayeneye gideceği güne kadar da görev verilmemektedir.