08.05.2018
BASINA VE KAMUOYUNA
Divriği-İskenderun arasında cevher taşımacılığı yapan özel bir şirkete ait 63613 sefer sayılı yük tren, yine aynı şirkete ait 63611 sefer sayılı yük trenine arkadan çapması sonucu maddi hasarlı bir kaza meydana gelmiştir. 7 Mayıs 2018 tarihinde Hekimhan istasyonu girişinde meydana gelen bu kazanın nedeni şu an için ilgili birimlerce tespite çalışılmakta olmakla beraber, ilk belirlemelerde telsiz haberleşmesinden kaynaklanan bir sorundan meydana geldiği görülmektedir. Lokomotif ve 8 vagondaki hasar ve yolun uzun süre kapanması da kazanın maddi boyutunun büyüklüğünü göstermektedir. Bu kazadaki en büyük teselli ise can kaybı ve yaralanmanın olmamasıdır.
Bu kaza demiryollarında ne ilk, olmamasını istemekle beraber ne de son olacaktır. Çünkü ülkemizdeki ulaşım politikaları bu şekilde devem ettiği ve yanlışta ısrar edildiği sürece kazalar kaçınılmaz olacaktır. TCDD’nin çok uzun yıllardan beridir içine sokulduğu bu özelleştirme ile kazalara adeta davetiye çıkarılarak personelinde hata yapmasına yol açılmıştır.
1 Mayıs 2013 tarihinde TBMM’de yasallaşan 6461 sayılı Türkiye’de Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleşmesi Hakkında ki Kanun ile başlayan süreç 2017 başında fiilen uygulamaya girmiştir.
Bu tarihten itibaren kurum TCDD Genel Müdürlüğü ve TCDD Anonim Şirketi olarak ikiye ayrılmıştır. Aynı zamanda her iki kurumda da ciddi anlamda teşkilat yapılarında ve mevzuatında değişiklikler olmuştur. Ve yasanın getirdiği en önemli değişiklikle de şimdilik iki özel tren işletmecisi faaliyete başlamıştır.
Kuruma uzun yıllar yatırım yapmayarak hantallaştıran siyasi irade bunun çözümünü özelleştirme olduğunu söylemiş ve bu adımı atmıştır.
Sonuç olarak;
*Personel sayısı azalmıştır
*Özellikle trenlerde bulunması gereken tren şefi, tren teşkil görevlisi kaldırılarak bütün yük makiniste yüklenmiştir
*Tren hazırlamada görev alan personelin yapısı değişmiştir. (Hareket memuru, Lojistik memuru)
*Aynı görevi yapan ancak farklı statüde personel istihdam edilerek karışıklığa neden olunmuştur. (İşçi ve memur makinist, işçi ve memur tren teşkil görevlisi)
*Atamalarda bilgi, birikim, liyakat ve atama prosedürü yerini yandaşlığa bırakmıştır
*Bazı daireler birleştirilerek iş verimi düşürülmüştür.
*Özel tren işletmeciliği ile kurum daha da zor bir sürece girmiştir.
Gelinen noktada TCDD ya da özel tren işletmecileri olmak üzere ilki 05.08.2017 yılında iki personelin hayatını kaybettiği Elazığ kazası, Konya -Adana hattındaki maddi hasarlı iki kaza ve son olarak Hekimhan istasyonundaki kaza meydana gelmiştir.
Demiryollarının özeleştirilmesi sürecinin tüm alanda güvenliği zaafa uğrattığını yaşayarak görüyoruz.
Öncelikli sorun demiryolların yeniden yapılandırılması adı altında ikiye bölünmesiyle başlayan süreçtir. Bu süreç; bir yandan bilginin, birikimin, tecrübenin ve liyakatı önemsenmemenin diğer yandan da demiryolu işletmecilik mantığının tersyüz edilmesiyle ortaya çıkardığı olumsuz tablodur.
Bu olumsuz tablonun yani kurumun ikiye bölünmesinin üzerine demiryollarında taşımacılığın sadece kar mantığıyla sektöre girmiş olan özel sektör firmaları eliyle yürütülmesi de ayrıca başka ciddi sorunların önünü açacaktır.
Yaşanan kazaya dönecek olursak; kazanın nedenini sadece Makiniste ya da Hareket Memuruna ya da başka bir unvanda çalışan personelin üzerine yıkmak kazanın doğru nedenini anlayamamaktır.
Bu olumsuz tablo düzeltilmeden özel sektör ya da kamu olsun önümüzdeki süreç benzer kazaların yaşandığı, demiryolu güvenliğinin hiç olmadığı kadar zaafa uğradığı bir süreç olacaktır.
Bunun yaşanmaması için;
*En kısa zamanda demiryollarının özelleştirilmesinden vazgeçilerek demiryollarında kamusal ve tek elden bir hizmet verilmeye devam edilmelidir.
*Kurumun teknolojik gelişmeler kapsamında gereğince yatırım yapılmalıdır.
*Kurum içi atamalarda siyasi kadrolaşmadan hızla vazgeçerek, liyakata dayalı atama yapılmalıdır.
Kamuoyuna duyurulur
Merkez Yürütme Kurulu