Halkların Demokrasi Partisi (HDP) İzmir İl Binasına giren silahlı bir kişinin parti çalışanı Deniz Poyraz’ı ateş ederek öldürmesi ile ülkemizde ayrımcı, kutuplaştırıcı ve hedef gösterici adımların bir son örneği ile karşı karşı kaldık.
Yapılan bu saldırıyı HDP’ye yönelik bir saldırı olmakla birlikte aynı zamanda bu ülkede barışı, demokrasiyi, insanca ve kardeşçe yaşamayı savunan tüm demokratik alana yönelik bir saldırı olarak değerlendiriyoruz.
Bu kapsamda öncelikle saldırıda yaşamını yitiren Deniz Poyraz’ın ailesi ve yakınları başta olmak üzere HDP’ye ve tüm demokrasi mücadelesi veren kişi ve kurumlara başsağlığı diliyoruz.
Geçmişte yaşanan pek çok katliama tanıklık eden bizler yapılan bu saldırının kimseden yardım almadan, planlamadan, arkasında bir güç olmadan yapıldığına inanmıyoruz.
Muhalefetin attığı her adımın, aydınların, demokratların ve muhalif kimliğe sahip kişi ve kurumların sosyal medya paylaşımlarının adım adım takip edildiği, HDP’nin tüm il ve ilçe örgütlerinin kapılarının güvenlik güçleri tarafından ablukaya alındığı bir ortamda böylesi bir saldırının gerçekleştirilmesi en hafif tabirle bir ihmalin sonucudur.
Bu saldırı esas itibariyle; demokrasiye, demokrasiyi savunanlara yönelik korkutma, sindirme adımı olmasının yanı sıra ülkeyi kaosu sürüklemeye, provake etmeye, ülkede birçok sorun varken bu sorunların gündem olmaktan uzaklaştırılmasına, perdelemeye hizmet etmektedir.
Siyasi iktidarın ve güvenlik güçlerinin yapması gereken bir an evvel gerçek sorumluların açığa çıkarılması için gerekli adımları atmasıdır.
Bizler demokrasiyi, barışı, bir arada kardeşçe yaşama arzusunu dün olduğu gibi bundan sonra da savunacak, bu değerleri savunanların yanında olacağız.