Ülke olarak hepimizi derinden sarsan depremin üzerinden 100 saatten fazla bir zaman geçmiş bulunuyor. Resmi makamlardan gelen son bilgilere göre hayatını kaybedenlerin sayısı 18 bin 342’ye yaralı sayısı ise 74 bin 242’ye yükselmiş bulunuyor.
Öncelikle KESK olarak depremde hayatını kaybeden tüm insanlarımızın yakınlarına bir kez daha baş sağlığı, yararlılara acil şifalar diliyoruz. Yaşanan acı ve yıkımı yüreğimizde hissediyoruz.
Aradan geçen 100 saati aşkın zamana rağmen binlerce vatandaşımız halen enkaz altından kurtarılmayı, yüz binlerce depremzede ise çadır, battaniye, su, gıda gibi yaşamsal ihtiyaçlara kavuşmayı bekliyor. Ancak deprem bölgelerindeki KESK Heyetinden ve kriz masalarımızdan gelen bilgiler koordinasyonsuzluğun ve plansızlığın hemen hemen her alana yansıdığını gösteriyor.
Bilindiği üzere konfederasyonumuz depremin ilk gününde hızla KESK Merkezi Kriz Masası oluşturmuş, başta deprem bölgesi olmak üzere tüm illerde İl Kriz Masaları oluşturma çalışmalarına başlamıştır.
Deprem bölgesindeki sendika yöneticileri ve üyelerimizin yakınlarının da depremden etkilenmesi nedeniyle bu illerde Kriz Masaları oluşturmakta zorluklar yaşanmaktadır. İnternet kesintileri, bir araya gelme koşullarının zorluğu yetmezmiş gibi dün sosyal medyaya getirilen bant daraltma uygulaması deprem bölgesindeki illerle iletişimi, sağlıklı bilgi akışını daha da zorlaştırmıştır.
Öte yandan Konfederasyonumuz Yürütme Kurulu Üyelerimiz ve sendika Merkez Yürütme Kurulu Üyelerimizden oluşan heyetler Salı gününden itibaren deprem bölgesine ulaşmış olup, hızla ihtiyaçların tespiti, temini ve yapılacakların koordinasyonu çalışmalarına başlamıştır.
Deprem bölgesinde olan KESK heyetlerinden ve kriz masalarımızdan gelen bilgilere göre KESK olarak depremin birinci günü acil yapılması gerekenlere yönelik gerçekleştirdiğimiz basın açıklamamızda ifade ettiğimiz başlıkların hemen hemen hiçbirinin yerine getirilmediğini, plansızlığın, koordinasyon eksikliklerinin, deyim yerinde ise başı boşluğun hemen her alanda sürdüğünü göstermektedir.
Buna göre:
- Aradan geçen 100 saati aşkın zamana rağmen birçok yere halen kurtarma ekipleri dahi girmemiştir. Enkaz altında kalanların yaşayıp yaşamadığını tespitine yarayan termal kameralar, vinç, hilti gibi arama-kurtarmada temel işlev gören malzeme ve ekipmanlarda yaşanan eksilik hala giderilememiştir.
- Çadır eksikliği henüz giderilmemiştir. Köylerde yaşayanlar başta olmak üzere depremzede vatandaşlarımızın köylerde önemli bir bölümü dün geceyi de dışarıda, soğukta, kimi illerde yağmur altında geçirmiştir.
- Akaryakıt ürünlerine ulaşma sorunu devam etmektedir. Bu nedenle geceyi araçlarında geçirenler, deprem bölgesinden ayrılmak isteyenler çaresizlik içindedir.
- Hem çadır kurulan bölgelerdeki hem de deprem bölgelerindeki tuvaletlerin sayısı çok yetersizidir. Seyyar tuvalet sayısı acilen artırılmazsa halk sağlığını tehdit eden gelişmelere kapı açılacak, salgın hastalıklar baş gösterecektir.
- Enkazdan çıkarılan vatandaşlara müdahalelerde sağlık malzemesi, ekipman yetersizliği nedeni ile önemli sorunlar yaşanmaktadır. Hastanelerin birçoğu ya yıkılmış ya da güvenli değildir. Sahra sağlık çadırları da halen tümüyle kurulamamıştır.
- Özellikle köylere kurtarma ekipleri ve başta battaniye, gıda, çadır olmak üzere acil, yaşamsal yardımlar, malzemeler hala ulaşmamıştır.
- Enkazdan çıkarılan cenazelerin kimlik tespiti, defini konusunda yeterli adli tıp personelinin olmaması, seyyar soğuk hava depoları kurulamaması gibi sorunlar yaşanmaktadır.
- Arama kurtarma çalışmalarından çıkarılan çocukların korunması ile ilgili güvenlik açıkları devam etmektedir. Konu ile ilgili sahadaki sağlık emekçisi arkadaşlarımızın enkazdan çıkarılan sahipsiz çocukların, buluntu çocuk prosedürüne uygun bir şekilde korumaya alınması önerisi farkındalığı artırmıştır.
- Sağlık hizmetleri, arama hizmetleri, ihtiyaç̧ desteklerinde bölgesel eşitsizlikler yaşanmaktadır. Örneğin Samandağ̆ Devlet Hastanesi’nde neredeyse hiç̧ tıbbi malzeme olmadığı bilgisi edinilmiştir.
- Sağlık çalışanı görevlendirmesi yapılmış ancak verimli bir çalışma ortamı oluşturma, organizasyon/idare sorunları devam etmektedir. Özellikle Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi’nde hasarlı binada çalışıldığı, diğer illerdeki hastanelerin güvenirliği konusunda sağlık emekçilerinin kaygıları olduğu, çevre illere yönlendirilen hastaların tedavisini sürdüren illerde tükenme başladığı ve bu illere yönelik de görevlendirmelerin başlaması gerektiği, sağlık çalışanlarına barınma, beslenme, dinlenme, ısınma gibi imkanların sağlanmadığı tespit edilmiştir.
- Merkezi Kriz Masamız ile AFAD Genel Müdürlüğü arasında dün bir görüşme gerçekleştirilmiştir. Dayanışma organizasyonumuz kapsamında toplanan malzemelerin ulaştırılması konusunda AFAD’dan hangi bölgelerde hangi malzemelere ihtiyaç duyulduğu bilgisi talep edilmiştir. AFAD yetkilikleri konu hakkında size dönüş yapacağız demiştir. Ancak şu saate kadar AFAD’tan Merkezi Kriz Masamıza bir dönüş yapılmamıştır.
- Kentlerdeki elektrik, su, doğalgaz sorunları kent merkezlerinde dahi çok ama çok sınırlı ölçüde çözülmüştür. Başta Adıyaman olmak üzere deprem bölgesindeki kent merkezlerinde sokak lambaları dahi çalışmamakta, arama-kurtarma çalışmalarında jeneratör eksikliği yaşanmaktadır. Aydınlanma ihtiyacı fenerlerle, mumlarla giderilmeye çalışılmaktadır. Köylerde ve kırsalda ise ne elektrik ne de su sorununun çözümüne ilişkin hala bir adım atılmamıştır.
- Kent merkezlerine ulaşan yardımların sevkiyatı, depolanması ve depremzedelere dağıtılmasında önemli aksaklıklar yaşanmaktadır.
- Depremzedelere destek olmak için bölgeye gönüllü gidenlere ve başta sağlık emekçileri olmak üzere kamu çalışanlarına yönelik lojistik (yeme, içme, barınma, ısınma, kişisel hijyen vb.) ihtiyaçların dahi karşılanmadığı ifade edilmektedir.
- Başta sağlık çalışanları olmak üzere depremzedelere yardıma giden kamu emekçileri adeta kendi kaderine terk edilmiştir. Üç gündür çok zorlu koşullarda görev yapan sağlık çalışanları bitap düşmüştür. Nöbet değişimi için bulundukları illere dönmek isteyen sağlık emekçilerine ulaşım imkânı sağlanmadığına, kamu idarecilerinin, valiliklerin “kendi imkanlarınızla döneceksiniz” yönünde açıklamalar yaptığına ilişkin yoğun şikayetler, eleştiriler gelmektedir.
Kısacası ilk gün kurtarma çalışmalarında yaşanan hemen her alana yansıyan eksikler hala devam etmektedir. Ülkeyi yönetenlerin özellikle ilk müdahalede geç kalması ile başlayan ve bugün devam eden eksiklikleri halkın, bölgeye yardıma koşan belediyelerin, gönüllülerin, sağlık, itfaiye ve afet çalışanlarının zor koşullara rağmen sürdürdükleri fedakârca çalışma ile kapatılmaya çalışılmaktadır.
Yaşanan tüm sorunlara rağmen KESK ve bağlı sendikaları olarak yaşadığımız acı sürecin her aşamasını dayanışma ile aşmaya dönük kararlılığımızı sürdüreceğiz.
Bu kapsamda tüm illerden üyelerimizin topladığı yardımları tırlarla, kamyonlarla deprem bölgesine ulaştırmaya devam ediyoruz.
Birkaç gün içerisinde deprem bölgelerine KESK koordinasyon çadırları kurarak dayanışma ağını daha da güçlendireceğiz. Söz konusu çadırlarda gönüllü olarak çalışmak üzere örgütümüze çağrıda bulunduk. Üyelerimiz her zaman olduğu gibi çağrımızı karşılıksız bırakmadı. Ülkenin dört bir tarafından binlerce üyemiz gönüllü olmak istediğini bildirdi.
Bir kez daha altını çiziyoruz. Tüm olanaklarımızı sonuna kadar üyelerimizin, halkımızın hizmetine sunma kararlılığımızı sürdüreceğiz.
Üyelerimizin, ailelerinin, halkımızın yanındayız, yanında olmaya devam edeceğiz.
Kriz masalarımızdan gelen bilgileri kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz.
Biz zorlukları, acıları, karanlık günleri dayanışma ile aşacağız.
Yürütme Kurulu