Kamuoyu ve basın önünde bir süredir “yolsuzluk-rüşvet-görevi kötüye kullanma” konularında medya aracılığıyla gündeme gelen iddialar ve bu iddialarla ilgili yürütülen soruşturmalarla ilgili olarak Eskişehir Şubemiz tarafından 26 Aralık 2013 tarihinde basın açıklaması yapılmıştır.
Okunan basın açıklaması aşağıdadır.
AKP iktidarının tümü gibi, şaibe altında olan TCDD Genel Müdürü de
İSTİFA ETMELİDİR
Değerli Basın Emekçileri ;
Bilindiği gibi ülkemiz 17 Aralıktan bu yana yolsuzluk skandallarıyla sarsılmaktadır. 2013 yılının bu son günlerinde AKP hükümetinin 10 yılı aşan iktidarındaki dönemindeki becerilerini hep birlikte izliyoruz. Bakanlarının adları yolsuzluk iddialarına karışmış, çocukları suçüstü yakalanmış olmalarına rağmen, delilleri karartma hevesiyle bir hafta sonra istifalarını veren bu iktidarın yaptıklarını yıllardır kamuoyuyla paylaşıyoruz. Yıllardır yargıyı, basını, üniversiteleri, öğrencileri, emekçileri kısaca kendine muhalif kim varsa, iktidarını sürdürebilmek için susturmaya çalışan AKP iktidarının anti demokratik yüzünü göstermeye çalışıyoruz halkımıza.
Biz kamu çalışanları, daha geçen günlerde yaptığımız eylemlerle; ücretleri ellerine geçmeden vergisi ödeyen tüm emekçiler gibi, şeffaf bir bütçe ile bütçeden emekçilerin geçimine yetecek kadar payımızı istedik. Halk adına bütçeyi kullanan AKP iktidarı 10 yılı aşkındır emekçilerin tüm kazanımlarını budadığı gibi Anayasada tanımlı bulunan sosyal devletin temel görevlerini de bir bir yok ederek halkı yoksulluğa ve sefalete mahkum etti. Emekçiler hariç “kim ne istediyse vermekle” övünen, sekiz yüz liranın iyi para olduğu iddia ederek milyonlarca asgari ücretliyle dalga geçen , AKP iktidarı halkın parasını ne yaptığını bu günlerde ortaya koymuştur.Biz emekçiler biliyoruz ki demokrasinin olmadığı her ülkede yolsuzluk doğal bir sonuçtur.
AKP iktidarı yolsuzluklarını kamufle edebilmek için peş peşe, anti-demokratik yasalara, yöntemlere başvuruyor.Yolsuzluklarını ortaya çıkaran, kendi ordusu ilan ettiği polisi bile kuşatmak adına hızla yönetmelik değişiklikleri yapması halka hesap vermekten kurtaramayacaktır. Çünkü bu suç örgütünün başı AKP iktidarının başıdır. Görevden alınan Çevre ve şehircilik Bakanının istifa ederken yaptığı itirafında yer aldığı gibi baş suçlu Başbakan Tayyip ERDOĞAN dır. Halkının sokaklarda attığı “Hırsız Var” sloganlarına duyarsız kalınan başka bir ülke, dört bakanı yolsuzlukla suçlanan bir iktidarın istifa etmediği başka bir ülke daha yoktur.
Biz sokakları ” Okumayı Cinaliden, yolsuzluğu Binaliden öğrendik” sloganlarıyla inleyen bir ülkenin, Ulaştırma bakanlığına bağlı demiryolu çalışanları olarak yaptığınız icraati hatırlatıyoruz;
TCDD’nin kurum yapısının parçalanması, taşınmazlarının satılması, istihdam azaltılması, teknik yeteneklerinin zayıflatılarak orta ve uzun erimde demiryollarının işbirlikçi yerli sermaye ile uluslararası yabancı sermayeye açılması bu dönemde hedeflenmiştir. Altyapı işletmecilik bölünmesi, kurumsal bölünme, özelleştirme, “toplam kalite yönetimi, müşteri memnuniyeti” gibi piyasa faktörleri, azaltılan personelle çok iş çıkarma, esnek çalışma koşulları, performansa bağlı ücret politikası, siyasi ve ehil olmayan kadrolaşma, istasyonları kapatma, yolcu trenlerinde azaltmaya başvurma, lojmanların satılması, permi haklarının kaldırılması, hastane ve eğitim tesislerinin kapatılması ve son olarak Demiryolu Kanununun Meclisten geçirilmesi ile bir bütün olarak artıları ve eksileri bulunan 160 yıllık demiryolu kazanımları ve TCDD’nin tasfiyesi bu 10 yıllık AKP iktidarı döneminde gerçekleştirilmektedir.
Yine bu dönemde; 29 ekimde hizmete açacaklarını ilan ettikleri Eskişehir-İstanbul hızlı tren yolunun neden bir türlü tamamlanamadığı da ayrıca bir tez konusudur. AKP iktidarının Ulaştırma Bakanlığına sunulan raporlara rağmen, Meslek odaları ve yetkili kuruluşların uyarılarını dikkate almadan, bilime ve mantığa aykırı düşerek halkın can ve mal güvenliğini önemsemeden, yüklenici firmaları sıkıştırarak, Marmaraydaki gibi, projeleri parça parça açarak hizmete soktuk biçiminde halkı kandırmaya devam etmektedirler. İstanbul halkının ve sivil toplum kuruluşlarının haftalardır yürüttükleri eylemlere rağmen Haydarpaşa Garını ranta çevirmek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte imar planlarında yaptıkları usulsüz değişikliklerden vazgeçmemişlerdir.
Değerli Basın Emekçileri ;
Diğer yandan; sırf AKP iktidarıyla aynı siyasi görüşte olmayan Eskişehir Büyükşehir Belediyesini zor durumda bırakmak için İstasyon köprüsünün yıkımının, köprüye en çok ihtiyaç duyulan dönemde yapılması, yaz aylarında başlanılması gereken yıkımına neden kışın başlandığı, Eskişehir halkını ve seçmenin yok sayıldığı gün gibi ortadadır.
Eskişehir halkını ve esnaflarını siyasi tercihlerinden; AKP diktatörlüğü yerine, demokratik bir yerel yönetim tercih etmiş olmasından dolayı cezalandırılmış durumdadır. Eskişehir Valisi yıllardır bitmeyen ve işkenceye dönüşen şehir içi demiryolu inşaatı ve benzeri sorunları çözmek yerine, AKP den aldığı talimatla gerçekleri söyleyen biz sendikacılara soruşturma, dava açmakla, sürgün etmekle meşguldür.
Bu gün AKP iktidarının tümü gibi, şaibe altında olan TCDD Genel Müdürünü, TCDD üst yöneticilerini bitmeyen ve yolsuzluk söylentilerine neden olan demiryolu inşaatları nedeniyle, istifaya davet ediyoruz.
Bizler tüm demiryolu emekçileri artık yolsuzluğun, vurgunun, soygunun olmadığı bir ülke Temiz toplum, Temiz siyaset, Güvenli bir gelecek istiyoruz.
Bu nedenle, KESK-DİSK-TMMOB ve TTB ile birlikte 1 Ocakta alanlarda olacağız.
Duyarlı tüm halkımızı bekliyoruz.
Ersin Cem PARALI
BTS Eskişehir Şube Başkanı