Ankara ve çevresindeki yağış nedeniyle Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren (YHT) hattının Sarayönü ilçesinde bulunan kesiminde menfezlerin taşması ve hattın kimi kesimlerinin çamur ve su birikintisi altında kalması üzerine TCDD tarafından Ankara -Konya tren seferlerinin karşılıklı olarak iptal edildiği açıklandı. Yapılan açıklamada hattın onarımına başlandığı ve çalışmaların tamamlanmasının ardından tren seferlerinin başlatılacağı belirtildi.
Ülkemiz demiryolu politikalarının bugün geldiği nokta; çokça övünülen Yüksek Hızlı Trenlerin bir yağışla kullanılamaz hale gelmesi, zarar görmesi ve seferlerin durdurulmasına neden olduğu gerçeğinin ortaya çıkmış olmasıdır.
Oysa bizler bugüne kadar konvansiyonel hatların kendi kaderine terk edildiği, demiryollarında ulaşım güvenliğinin sorgulanır olduğu, kazaların arttığı gerçeğini hep dile getirmiştik. Şimdi ise Yüksek Hızlı Tren hatların güvenliğinin konvansiyonel hatlarla yarışır olduğu gerçeğiyle karşı karşıyayız.
Evet… bu kaza bizlere Çorlu Tren Faciasını hatırlattı.
Bilindiği üzere aşırı yağış nedeniyle toprağın menfezin altından kayması ve rayların altının boşaldığı hatta vagonların raydan çıkması üzerine yaşanan Çorlu tren kazası sonucunda 25 yurttaşımız yaşamını yitirmiş, 300 den fazla yurttaşımızda yaralanmıştı. Yetkililer tarafından, bu kazanın nedeni olarak aşırı yağış açıklaması yapılmış ve hiçbir yetkili sorumluluk kabul etmemişti.
Bugün yaşanan durum demiryollarının yine aynı mantıkla; bilimden, akıldan uzak bir yaklaşımla yönetildiğini bir kez daha göstermektedir.
Ankara-Konya hattında yağışın yoğun olduğu bir anda benzer bir kaza da yaşanabilirdi. Herhangi bir kazanın yaşanmamış olması bizleri sevindirmiştir elbette. Ancak esas sorulması gereken sorunun sorulması ve TCDD yetkililerini cevap vermesi gerekir; çok övünülen Yüksek Hızlı Tren hatları nasıl olurda aşırı yağışların veya başka bir nedenin etkileri dikkate alınmaksızın projelendirilir, test edilir, yapımı gerçekleştirilir ve yolcu taşımacılığına açılır.
Bu ülkenin yurttaşlarının; ulaşılabilir, ekonomik ve güvenli bir ulaşım sistemi olarak demiryollarından faydalanması, yurttaşların hayatını kaybetmeden, yaralanmadan trenleri kullanması çok mu zor?