İstanbul Gezi Parkı’nda devam eden direnişin 13. gününde yine devletin silahlı güçleri saldırıya geçti. Sabahın erken saatlerinde başlayan saldırı direnişin 14. gününe girildiği şu saatlerde de sürüyor. Benzer saldırıların Ankara Kızılay ve Kavaklıdere bölgesinde de sürdüğü biliniyor. Saatlerdir süren bu saldırılarda çok sayıda yaralı ve gözaltı endişesi yaşanıyor.
Taksim’de saldırılara karşı direniş sürerken, Ankara’da akşam saatlerinde gerçekleştirilen eylemlerle bu saldırılar protesto edildi. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB yerel örgütlerinin çağrısıyla saat: 19:00’da, Kızılay Güvenpark yanında yapılan basın açıklamasına, İnsan Hakları Anıtı önünde bulunan kitlenin de katılması engellendi.
TTB/Ankara Tabip Odası, DİSK Ankara Bölge Temsilciliği, KESK Ankara Şubeler Platformu ve TMMOB Ankara İKK adına yapılan ortak açıklamayı ATO Genel Sekreteri Selçuk ATALAY yaptı. Başkent Dayanışması ve Mülkiyeliler Birliğinin de imza atarak desteklediği eylemde ATALAY, “Başbakan Devlet Terörüne Son Versin, Otoriter Tutumlarından Derhal Vazgeçsin. Demokrasi ve Özgürlük Taleplerine Kulak Versin” diyerek konuşmasına başladı.
Günlerdir Türkiye’de süren devlet terörünün fotoğrafını bu sabah Taksim Meydanında bir kez daha gördüklerini, polisin sabah saatlerinde başlattığı operasyonun sonunda ne yazık ki bilançonun çok ürkütücü ve acı olduğunu söyleyen ATALAY, konuya ilişkin şunları söyledi;
ATALAY, bugün 3’ü merkezi sinir sistemi hasarına yol açan kafa travması, 3 kırık, 9 plastik mermi yaralaması, 1 ciddi kesi, 1 göğüs travması ve 1 açık kafatası kırığının olduğunu söyledi.
73 Avukatın Çağlayan Adliye’sinde gözaltına alındığını, yeni ölümlerin olmasından, yaralı sayısının artmasından ve polis müdahalesinin bir katliama dönüşmesinden endişe ettiklerini belirten ATALAY, Ankara’da bugüne kadar olaylarda, hastane kayıtlarında 906, seyyar revirlerde 412 olmak üzere toplam 1318 vatandaşın yaralandığını kaydetti.
Bu ülkenin Başbakanının, bu vahşeti durdurmak yerine, bir ego kavgası verdiğini ve bu ülkenin yurttaşlarını karşı karşıya getirecek sorumsuz açıklamalar yaptığını ifade eden ATALAY, bu ülkede Sunnisi Alevisi, Türkü Kürdü, Lazı Çerkezi, İşçisi, öğrencisi, memuru, esnafı, ev kadını, işsizi… herkesin ama herkesin barışa, demokrasiye ve özgürlüklere solunan hava kadar ihtiyacı olduğunu, ne yazık ki bugün havaya gaz karıştığını, tüm ülkenin başbakanın egosunun gazı altında kaldığını bildirdi.
“Buradan Başbakan’ın yanında olan, karşısında olan tüm yurttaşlara; Alevisine, Sunnisine, Dinsizine, Kürdüne, Türküne, bu ülkede yaşayan herkese… Meclise, bugün bu ülkenin gençlerine gaz atan polislerine sesleniyoruz” diyen ATALAY, ülkeyi uçuruma sürükleyen bu EGO’yu durdurmak zorunda olduklarını kaydetti.
Taksim Gezi Parkı’ndan yükselen taleplerin aynı zamanda kendilerinin de talepleri olduğunu haykıran ATALAY, bunları birkez daha şöyle sıraladı;
1.Gezi Parkı, Park olarak kalmalıdır. Taksim Gezi Parkına Topçu Kışlası adı altında ya da başka herhangi bir yapılaşma olmayacağını,projenin iptal edildiğine dair resmi bir açıklamanın yapılmasını, Atatürk Kültür Merkezinin yıkılmasına ilişkin girişimlerin durdurulmasını,
2. Taksim Gezi Parkı’ndaki yıkıma karşı direnişten başlayarak halkın en temel demokratik hak kullanımını engelleyen, şiddetle bastırma emrini veren, bu emri uygulatan ve uygulayan, binlerce, insanın yaralanmasına, iki yurttaşımızın ölmesine neden olan sorumlular, baştaİstanbul, Ankara, Hatay Valileri ve Emniyet Müdürleri olmak üzere tüm sorumluların görevden alınmasını, Gaz bombası ve benzeri materyallerin kullanılmasının yasaklanmasını,
3. Ülkenin dört bir yanında direnişe katıldığı için gözaltına alınan yurttaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını, haklarında hiçbir soruşturma açılmayacağına ilişkin açıklamanın yapılmasını,
4.1 Mayıs alanı olan Taksim ve Kızılay başta olmak üzere Türkiye’deki tüm meydanlarımızda, kamusal alanlarımızda toplantı, gösteri, eylem yasaklarına ve fiili engellemelere son verilmesini; ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmasını,
5. Toprak bütünlüğü ile, bugün 14 hyde park, 10 central park eden Atatürk Orman Çiftliği’nde süren yapılaşmanın, ağaç kesilmelerinin, satışların ve talanın acilen durdurulmasını
“Demokrasi ve özgürlük talepleriyle, kentine, parkına yaşamına, Gezi Parkı’na ve AOÇ’ye sahip çıkanlar bizim çocuklarımız” diyen ATALAY, çocuklarının taleplerine sahip çıktıklarını belirterek, devlet terörünün son bulmasını ve zaman kaybetmeden acil demokrasi istediklerini bildirdi.
KESK Genel Başkanı Lami ÖZGEN’de yaptığı açıklamada, saldırıların kendilerini yıldırmadığını, KESK olarak sonuna kadar direneceklerini söyledi. 11 Haziran 2013