Sendikamızın üyesi olduğu uluslararası konfederasyon olan Avrupa Taşımacılık İşçileri Konfederasyonu (ETF) temsilcilerinden oluşan Heyetle DHMİ çalışanları 28 Nisan 2022 tarihinde Havacılık Şubemiz tarafından düzenlenen etkinlikte bir araya geldi.
İstanbul Atatürk Havalimanı SMART Eğitim salonunda gerçekleştirilen etkinliğin açılış konuşmasında HAVACILIK Şube Kadın Sekreterimiz Özlem KELEŞ GALİK; ETF temsilcileri Sivil Havacılık Komitesi Başkanı Eoin COATES ve Hava Trafik Yönetimi (ATM) Komitesi Başkanı Hava Trafik Kontrolörü Gauther STURTZER’in katılımlarından dolayı teşekkür ederek, yapılan toplantının ETF ile Sendikamız arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesi açısından önemli olduğunu belirtti. Türkiye’nin havacılık gündemlerinin Avrupa havacılık gündemleri ile farkları kadar pek çok ortak noktası bulunmasına değinen GALİK, emek mücadelesini ileri taşımak için uluslararası dayanışmanın önemine vurgu yaparak, son dönemde Sendikamızın DHMİ’de gerçekleşmesini sağladığı 5’li nöbet sistemi, Hülle Atamalar, Görevde Yükselme ve Tayin Yönetmeliği gibi kampanyalarımızdan bahsederek, hem yerel hem uluslararası planda ETF ile somut projeler geliştirmenin ve karşılıklı ilişkilerin daha da geliştirilmesinin önemini vurguladı.
Başlangıç olarak söz alan ETF Hava Trafik Yönetimi Komite Başkanı Gauther STURTZER Havacılık sektörünün bütün birimlerinin ortaklaşmak zorunda olduğu bir bütün olduğunu, Avrupa için çalışanlar açısından ortak standartlar geliştirebilmek adına tek organizasyon olan ETF’nin AB kurumları ile ilişkilerine dair bilgilendirme yaparak, EUROCONTROL nezdinden kurumsal ilişkilerin sahibi olduklarından hareketle Provisional Council üyesi olarak Network Manager ile düzenli toplantılar yaptıklarını, aynı zamanda EUROCONTROL’de örgütlü olan iki sendikanın ETF üyesi olduğunu ve ETF’nin EASA ( Avrupa Havacılık Güvenlik ajansı) bileşeni olduğunu belirtti. Avrupa havacılığının teknik olarak uydu bazlı sistemlerden remote kule operasyonlarına kadar hızlı bir gelişme gösterdiğinden bahseden STURTZER, sektördeki çalışma koşullarının da aynı hızda gelişme göstermesi gerektiğini sözlerine ekledi. Avrupa için önemli bir başlık olarak cinsiyet eşitliğini gözeten bir eğitim politikası izleniyor olsa da yine de ulaştırma sektöründe arzu edilen cinsiyet eşitliği temelli bir çalışma ortamının hayata geçirilemediğini ifade etti. Son dönemlerde dikkat çekici bir başka gündemin ise özel kurum ve şirketlerin hava trafik eğitimleri vermelerinin ve buradan hareketle zorunlu olarak kar odaklı hale gelecek olan hava trafiği eğitiminin hem mesleki, hem sınıfsal temelli oluşabilecek tehlikelerin altını çizdi.
Polonya’da 1 Mayıs itibarı ile hava sahasının kapanma ihtimalini değerlendiren Gauther STRUTZER, Hava Trafik İşletmesi şirketinin geçtiğimiz dönem COVID-19 salgını sebebi ile zarar ettiğini öne sürerek Hava Trafik Kontrolörlerinin maaşlarında kesintiye gittiği ve kesintiler neticesinde yeni bir sözleşmenin kontrolörlere imzalatılmak istendiğini söyledi. Kontrolörlerin %80’ e yakın bir oranının sözleşmeyi imzalamayı reddetmesi üzerine tam da Ukrayna krizinin hava sahasını iyice yoğunlaştırdığı bir dönemde söz konusu şirketin yoğun sayıda trafiğe az sayıda personelle ve fazla mesai yaptırarak hizmet vermeyi dayattığı için sürecin çıkmaza girdiğini söyledi. Bu şartlarda emniyetli hizmet verilemeyeceği için EUROCONTROL’ün hava sahasının kapanması seçeneğini değerlendirdiğini belirtti. Benzer şekilde Arnavutluk’ta pandemi döneminde Hava Trafik Kontrolörlerin maaşlarında kesintilere gidilmek istenmesi ile buna karşı çıkan sendika başkanı ve temsilcisinin tutuklanması sebebi ile greve giden Kontrolörlere karşı grev kırıcı olarak Türkiye’den Kontrolör getirildiği fakat Polonya hava sahasında benzer bir grev kırıcılık uygulanamayacağı, çünkü; AB müktesebatına göre söz konusu bölgede çalışmak için derece sahibi olma şartının bir AB standardı olduğunu aktardı.
Sivil Havacılık Seksiyonu Başkanı Eoin COATES ise ETF’nin limanlardan demiryollarına, havalimanlarına kadar tüm taşımacılık işçi ve emekçilerini temsil ettiğini, havacılık sektöründe check-in görevlisinden kabin memurlarına, pilotlardan lojistik hizmetlerine, yer hizmetlerinden hava trafik kontrolörlerine kadar Avrupa havacılık sektörü çalışanlarının % 70’nin ETF üyesi olduğunu söyledi. Sendikal mücadelenin temelde teknik başlıklar ve çalışan hakları olarak iki kanaldan ilerlediğini belirten EOİN, Avrupa ülkelerinde çalışanların uzun yıllar süren mücadelelerle edindikleri kazanımlar sayesinde çalışanların sendikal haklarından daha fazla teknik başlıklara yoğunlaşılırken, Türkiye’nin grev gibi temel işçi hakları alanında mücadele verdiğini, Fransa da işgücünün % 70’ inin örgütlü olduğunu, bu sayede AB sathında havacılıkla ilgili tartışma ve mücadelenin ücret/maaş bazında değil, sosyal haklar, fazla mesai saatleri/fazla çalıştırma ve fazla mesai ücreti konusu olduğunun altını çizdi.
COVID-19 salgını sonrasında Güney Akdeniz, Ortadoğu ve son olarak Ukrayna krizlerinin sendikal mücadele alanının dışındaymış gibi gözükse de aslında çalışanların hayatlarının bu durumdan ilk elden etkilendiğini, Polonya’nın bunun için iyi bir örnek olduğunu söyledi.
Avrupa için özellikle “yorgun çalışma” başlığının önem taşıdığını, bu başlıkta eğitimler düzenlenmesi yönünde adımlar atıldığını, bununla birlikte bazı AB ülkelerinde emeklilik yaşının yükseltilmek istenmesi ile Almanya, Fransa, Belçika vb. ülkelerde bulunan EUROCNTROL teşkilatlarında istihdam edilen çalışanların daha uzun süre EUROCONTROL’de istihdam edilmek zorunda kalınabileceği ifade ederek, tartışmalarla emeklilik hakları başlığının önümüzdeki dönem öne çıkacak gündemlerden biri olduğunu belirtti. Genel olarak havacılık alanında kamuoyunun bilgi eksikliğine değinen COATES, bu sektördeki sendikal mücadelenin kamuoyu tarafından sadece ücret tartışmasına kilitlenme tehlikesine dikkat çekti. Kamuoyunun bu yönde bilgilendirilmesinin önemi ve çalışanların sosyal ve emeklilik hakları için de mücadele verilmesi gerekliliğinin altını çizdi.
Havacılık hizmetlerinin hem ulusal hem uluslararası düzeyde bir zincir ve bir bütün olduğunu vurgulayan COATES, konuşmasında çalışanların çıkarlarının ortak olduğu, örneğin Ryanair grevinin başarıya ulaşmasındaki asli unsurlardan birinin havacılık bileşenlerinin Ryanair’deki greve destek olmak için Ryanair’ e hizmet etmeyi reddetmesinin olduğunu, bu yüzden benzer bir araya gelişlerin arttırılması gerektiğini ve ETF bileşenleri arasındaki dayanışmanın ve ilişkilerin geliştirilmesinin önemine değindi.