Karaman’ın Ermenek İlçesinde rödovans sistemine göre faaliyet yürüten Has Şekerler Madencilik Limited Şirketine ait linyit ocağında 28 Ekim 2014 Salı günü öğle saatlerinde meydana gelen su baskını sırasında galeride mahsur kalan 18 işçinin kurtarılması çalışmalarının aradan geçen iki güne rağmen tamamlanamaması umutları karartmaktadır.
Konfederasyonumuz Ermenek’te yaşanan facianın haberini alır almaz kamuoyunu doğru bilgilendirmek, acılı ailelere ve sınıf kardeşlerimize destek olmak için harekete geçmiştir. KESK Eş Genel başkanlarımızın, ESM, TARIM ORKAM SEN Genel Başkanlarının, EĞİTİM SEN, SES ve KÜLTÜR SANAT SEN MYK üyelerinin bulunduğu heyet hızlı bir şekilde Karaman-Ermenek’e hareket etmiştir.
Olay yerine yaklaşan heyetimiz tıpkı Soma ve Torunlar katliamında olduğu gibi, olay yerine kurtarma ekiplerinden, ambulanslardan önce çevik kuvvet polislerinin ve jandarmanın yığınak yaptığına şahit olmuştur. Polis ve jandarmanın yanı sıra Cumhurbaşkanın, bakanların, hükümet yetkililerinin korumalarının ablukası altına alınan bölgeye kimse yakalaştırılmak istenmemiştir. İşçileri kazalara karşı koru(ya)mayanlar, önleyici tedbirler alınmasını sağlama ve denetleme görevlerini yerine getirmeyenler onlarla dayanışmak, acılarını paylaşmak isteyen KESK heyetine ve Soma işçilerine barikat kurmuştur. Özelikle Cumhurbaşkanlığı ve bakanlık korumaları heyetimize karşı terbiye sınırlarını zorlayan bir üslup ve tutum sergilemiştir. Heyetimiz üzerinde baskı kurmak için attığı her adım sivil polis ordusu tarafından takip edilmiştir.
Ancak her türlü engellemeye rağmen kararlılığını sürdüren heyetimiz uzun süren uğraşları sonucunda olay yerine ulaşmıştır. Heyetimizin olay yerinde yaptığı incelemeler, madenci aileleri ile yaptığı görüşmeler yaşanan elim olayda maden şirketinin ve denetimle yükümlü bakanlıkların ihmalini, vurdumduymazlığını ortaya koymuştur.
Buna rağmen işveren ve hükümet tıpkı 301 işçinin yaşamına mal olan Soma katliamı ve Torunlar İnşatta yaşanan asansör cinayetinde olduğu gibi kamuoyunu aldatma, çarpıtma, beklentiye sokarak oyalama taktiklerini Ermenek’te bir kez daha sahneye koyma hedefindedir.
Maden şirketi tarafından yapılan yazılı açıklamada “kazanın oluş nedeninin şu anda tespit edilmesi imkansız olmakla birlikte, içeriden kurtulan kardeşlerimizin bize verdiği bilgeye göre doğal bir afetten bahsedilmektedir” denilmesi yaşanan faciadaki kusur ve ihmallerin üstünü kapatma telaşının göstergesidir.
Bilinmelidir ki yaşanan her iş cinayeti sonrasında işveren ve AKP iktidarı ortaklığında sürdürülen kamuoyunu oyalama, yanıltma taktikleri “kriz yönetimi” oyunları artık iflas etmiştir. Çalışanın payına yoksulluk, açlık, işverenin payına ise daha fazla kar düşen bu kokuşmuş düzen artık yama tutmamaktadır.
Taşeronluğun bir versiyonundan başka bir şey olmayan Rödovans sistemiyle daha fazla kar için işçileri “ölümüne çalıştıran” özel maden şirketi sahiplerinin ve taşeronluğa, güvencesiz çalışamaya kapılarını sonuna kadar açan, denetleme görevini yerine getirmeyen AKP hükümetinin yaşanan bu facianın mimarları olduğuna tüm kamuoyu Ermenek’te bir kez daha tanık olmuştur.
Konfederasyonumuz Soma’da, Şırnak’ta, Zonguldak’ta nerede olursa olsun işçilerin, emekçilerin kanından beslenen taşeronlaştırma, sendikasızlaştırma başta olmak üzere çalışma yaşamını gittikçe daha güvencesiz hale getiren sisteme karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Tüm baskılara, engellemelere rağmen ülkemizde tüm emekçilere dayatılan “ölümüne çalıştırılmaya” karşı insanca bir yaşam mücadelesinden asla vazgeçmeyecektir.