2016-2017 yılı TİS görüşmelerinin 6. oturumu 22.08.2015 Cumartesi günü yapıldı. Konfederasyonumuz heyetinin toplantı salonuna girişinde toplantı düzeninin değiştirilmiş olduğu, her iki tarafın heyet başkanlarının toplantı masasının baş tarafında, yan yana olacak şekilde sandalye konduğunun görülmesi üzerine MEMUR SEN ile geçici AKP Hükümetinin daha baştan anlaşmış olduğu öğrenilmiş oldu.
Toplantının açılışında ÇSGB Bakanı Faruk ÇELİK, MEMUR SEN ile mutabakata varıldığını, 2016 yılı için ilk altı ay %6, ikinci altı ay için %5 olmak üzere kümülatif %11.3 artış yapılacağını, enflasyonun yüksek çıkması halinde farkın yansıtılacağını, 2017 yılı için ilk altı ay için %3, ikinci altı ay için %4 olmak üzere kümülatif %7.1 artış yapılacağını ve enflasyon farkının yansıtılacağını belirterek mutabakata varılan diğer hususlarla ilgili bilgi vermiştir. Emeklilerle ilgili olarak da Eylül 2015’ten itibaren geçerli olacak şekilde memur emeklilerine SSK ve BAĞ-KUR emeklilerinde olduğu gibi kısmi bir iyileştirme yapılacağını, emekli ikramiyelerinin hesaplanmasında artış olacağını ifade etmiştir.
Bunun yanı sıra yapılan açıklamada;
“Bu toplu sözleşme ile 2005 yılından sonra göreve başlayan çalışanlara ilave bir derece verildiği,
Öğretmenlere 2016 için aylık brüt 98 TL’ye, 2017 yılında ise 140 TL’ye kadar nöbet ücreti ödeneceği,
Hafta sonu sınavda görev yapan öğretmenlerin ücretinin 58 TL’den 132 TL’ye çıkarıldığı,
Sağlık kuruluşlarında çalışan sağlık personeline taban oranı artırıldığı,
Eş durumu tayinlerinde öngörülen 3 yıllık sigortalı olma şartının 1 yıla indirileceği,
Başta sağlık personeli olmak üzere fiili hizmet zammı talebi için bir bilim kurulu oluşturulacağı, Bilim kurulu çalışmalarını 2016’da tamamlayacağı,
4C kapmasında çalışan memur gibi çalışan işçilerin sözleşmeli pozisyonuna yasal düzenleme kadro için çalışma yapılacağı, 4/C’lilere 150 TL ek ödeme yapılacağı,
Yurtdışı teşkilatta çalışanlara aile yardımı yapılacağı,
Şef, mübaşir, sivil savunma uzmanı, KİT’lerdeki mühendis ve mimar ile koruma/güvenlik görevlilerinin tazminatlarında ilave artış sağlanacağı,
Tapu dairelerinde yoğun olarak çalışanlara fazla çalışma ücreti verileceği,
Cuma günleri ibadet tatili çalışması yapılacağı” belirtilmiştir.
MEMUR SEN Genel Başkanı Ali YALÇIN, TİS görüşmelerinde ilk defa yüzde yüz mutabakat sağlandığını, bunun tarihi bir anlaşma olduğunu ve önemli kazanımlar elde edildiğini belirterek yapmış olduğu sözleşmeyi öve öve bitirememiştir.
Ardından, ÇSGB Bakanı Faruk ÇELİK, diğer Konfederasyon başkanlarına söz vermeyip basın mensuplarının sorularını alacağını ifade etmiştir. Bunun üzerine Konfederasyonumuz Eş Genel Başkanı Lami ÖZGEN, fiili olarak söz alarak değerlendirme hakkımız olduğunu, Bakanın buna izin vermemesinin anti demokratik ve gayri ahlaki olduğunu belirtmiştir. Konfederasyonumuz Eş Genel Başkanı; genel toplu sözleşme taleplerinin masada müzakere edilmeyip komisyonlarda, kapalı kapılar ardında bağıtlanmasının masayı anlamsızlaştırdığı, müzakereyi KESK’ten gizleyerek bir kez daha MEMUR SEN ile AKP’nin anlaşarak kamu emekçileri ve emeklilerini sefalete mahkûm ettiğini, yüzdelik zammın kabul edilemeyeceğini belirtip Bakanın tutumunu protesto etmiş ve salonu terk etmiştir.
Konfederasyonumuz Eş Genel Başkanı salon dışında basın emekçilerine yapmış olduğu değerlendirmede, “yapılan sözleşmenin satış sözleşmesi olduğunu, 2016 yılı için kümülatif %11.3 artışın ortalamada %8.6, 2017 yılı için kümülatif %7.1’in ortalamada 5.06 artışa denk düştüğünü, bu oranların AKP Hükümeti tarafından hazırlanan Orta Vadeli Mali Plan (OVMP) da bütçedeki personel ödeneğindeki artış oranlarıyla örtüştüğünü, dolaysıyla ortada öngörülenin üzerinde elde edilmiş bir kazanım olmadığını, MEMUR SEN’in kamuoyuna ve TİS masasına açıkladığı taleplerinin yüksekliği karşısında imzaladığı oranların birbiriyle tutarsız olduğunu, dolaysıyla bunun bir satış sözleşmesi olduğunu ifade etmiştir. Konfederasyonumuz Eş Genel Başkanı konuşmasının devamında 2015 yılında dövizdeki (ABD doları) devalüasyon oranının %18’i bulduğunu, 2015 yılında memur ve emeklilerin ciddi kayıpları olduğunu, bu hususun göz ardı edilerek TİS imzalandığını ve böylece bir kez daha sefalete mahkum edildiğini, bunun yanı sıra en önemli taleplerimiz arasında olan vergi dilimleri oranlarının düşürülmesinin, ek ödemelerin emekliliğe yansıtılmasının gündeme getirilmediğini, fiili hizmet zammı ile ilgili taleplerin karşılanmadığını, demokratik taleplerin gündeme dahi getirilmediğini, çalışma koşullarının güçlüğünün azaltılmasına dönük taleplerin karşılanmadığını, 4/C’lilerin kadroya alınmalarıyla ilgili talebe ilişkin söylenenlerin suya yazı yazmak olduğunu belirtip tüm kamu emekçilerini konfederasyon ayrımı yapmadan fiili TİS için eylem ve etkinlik yapmaya davet etmiştir. Konfederasyonumuz Eş Genel Başkanı, bu satış sözleşmesinin metal işkolundaki satış sözleşmesine benzediğini, kamu emekçilerinin de metal emekçileri gibi bu satış sözleşmesini yırtıp çöpe atacağını belirtmiştir.
Mutabakat Metninde;
-TİS masasında satış sözleşmesinden kaynaklı kamu emekçilerinin 2014 yılı kayıpları karşılanmamıştır. Bu açıkça hak gaspıdır.
-Kadın taleplerine ilişkin tek bir madde yoktur. MEMUR SEN-AKP eril, muhafazakâr ve cinsiyetçi politikaları kadın taleplerini görmezden gelmiş, TİS masasında yok saymıştır.
-2016 yılı için net artış toplamda %8.6, 2017 yılı için %5.06’dır. Bu oranlar AKP Hükümetinin OVMP’nın da öngördüğü oranlara denk düşmektedir. Kaldı ki, OVMP hazırlandığı sırada dolar kuru 2.600 TL dolayında olup bu denli bir artış söz konusu değildi. Sadece son bir ayda dolardaki devalüasyon %18 civarındadır. Dolayısıyla ortada ne “tarihi bir sözleşme” ne de “tarihi kazanımlar” vardır. MEMUR SEN’in açıklamaları tıpkı 2013 yılında olduğu gibi, satış sözleşmesini gizlemeye yöneliktir.
-Konfederasyonların genel taleplerinin hiçbiri TİS masasında tartışılmamış olup MEMUR SEN ile geçici AKP Hükümetinin komisyon ve gizli toplantılarında satış sözleşmesinin ayrıntıları kararlaştırılmıştır. TİS masası, basına ve kamuoyuna görüntü vermek amacıyla kullanılmaktadır.
-2005 yılından sonra göreve başlayan çalışanlara ilave bir derece verilmesi yıllardır gerek TİS masasında ve gerekse de Kamu Personel Danışma Kurulu (KPDK) toplantılarında kabul edilen bir madde olup AKP tarafından gereği yerine getirilmemiş bir husustur. Yeni bir kazanım gibi sunulması aldatmacadan ibarettir.
-Aynı şekilde “4/C ve sözleşmelilerin kadroya alınması ile ilgili çalışma yapılması” da yıllardır AKP’nin tekrar ettiği bir ifade olup herhangi bir bağlayıcılığı yoktur. Bir kez daha sözleşmelilerin kadroya alınması talebimiz MEMUR SEN-AKP işbirliğiyle reddedilmiştir.
Gerek genel ve gerekse de hizmet kollarına ilişkin mutabakat metinleri hiçbir konfederasyona verilmediğinden ayrıntılı değerlendirmeler daha sonra paylaşılacaktır.
Öncelikle belirtmek gerekirki TİS talepleri sadece ücret zammı olarak gösterilmekte, tartılmalar daha çok zam oranı üzerinden yürütülmüştür.Daha önce belirttiğimiz gibi yaklaşık 700 civarında talepten yalnızca 250 civarı madde üzerinde görüşmeler yürütülmüştür.
Pek çok madde kesin hüküm taşımadan sözleşme maddesi haline getirilmiştir;
Örneğin; Fiili hizmet zammı konusunun oluşturulacak Bilim Kuruluna havale edilmesi konunun en az birkaç yıl daha sürüncemede bırakılmasından öte bir anlam taşımamaktadır. “Şef, mübaşir, sivil savunma uzmanı, KİT’lerdeki mühendis ve mimar ile koruma/güvenlik görevlilerinin tazminatlarında ilave artış sağlanacağı” söylenmekte, ancak miktarın ne olacağı belirtilmemektedir.
TİS mutabakatları kesin ve net olmak zorundadır. Bu maddelerde hükümeti bağlayan herhangi bir içerik yoktur.
İşkolumuzla ilgili olarak yetkili sendika tarafından toplu iş sözleşmesi masasına teklif olarak götürülen maddelerin çoğu kabul edilmemişken, bir kısmı geçmiş dönemki maddelerin tekrar edilmesi şeklinde olmuş, kimi maddelerin ise ne zaman ve nasıl çözümleneceği açıkça ifade edilmemiştir.
Diğer yandan sözleşmenin kimi maddelerinde sıklıkla“…konusunda çalışma yapılacaktır.” ifadesine rastlamaktayız.
Biz geçmiş toplu sözleşme görüşmelerinden biliyoruz ki, çalışma yapalım, komisyon oluşturalım gibi yaklaşımlar sorunları çözmek yerine ötelemek anlamına gelmektedir. Bu seferde yine aynı şekilde ulaştırma emekçisinin sorunlarının büyük kısmı çözümlenmek yerine, ötelenmiştir.
Konfederasyonumuz tarafından imzalanan bu satış sözleşmesini tanımıyoruz. Buna karşı mücademiz başta işyerleri olmak üzere her düzeyde ve yaygınlıkta yapmaya devam edecektir. Hangi Konfederasyona üye olduğuna bakmaksızın tüm kamu emekçilerinin bu kirli işbirliğine karşı ortak eylem ve etkinlikler gerçekleştirmesi için çaba gösterecek, çalışma yürütecektir.