28 Temmuz 2010 tarih ve 27655 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 21.7.2010 tarihli ve 2010/T–28 sayılı Yüksek Planlama Kurulu Kararının “Kamu İktisadi Teşebbüslerinde 2010 Yılında Uygulanacak Ücretlerin Tespitine İlişkin 2010/1 numaralı tebliğin” Ek Ödeme başlıklı 5. maddesinin 1. bendinde yer alan (Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü personeli hariç) ibaresinin, Anayasanın 10. maddesinde hükmünü bulan yasalar önünde eşitlik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle hakkında yürütmenin durdurulması ve iptali istemiyle Sendikamız tarafından Danıştay’a dava açılmıştır.
YPK, diğer Kamu İktisadi Teşebbüsleri ve Bağlı Ortaklıklarında çalışan personellere ek ödeme yapılmasını kararlaştırırken DHMİ Genel Müdürlüğü çalışanlarını kapsam dışı bırakmasını Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı buluyoruz.
Yüksek Planlama Kurulu, ek ödeme yapılacak personeli tespit ederken kararında DHMİ Genel Müdürlüğü çalışanlarını hangi amaçla kapsam dışı bıraktığını açıkça belirtmemiştir. Ancak, YPK’ nın, DHMİ Genel Müdürlüğü çalışanlarını hangi amaçla kapsam dışı bıraktığını bilmemekle birlikte bunun, DHMİ çalışanlarına “Havacılık Tazminatı” adı altında ayrı bir ödeme yapılmakta olmasından kaynaklandığını düşünüyoruz.
Havacılık tazminatı, 399 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 5335 Sayılı Kanunla eklenen 2. madde gereği (DHMİ Personeline) ödenmekte olup, her iki ödeme de kaynakları bir birinden tamamen farklı olan iki ayrı ödeme şeklidir.
399 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye 5335 Sayılı Kanunla eklenen 2. madde ile havacılık tazminatı ödenecek personel, (Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyet Teşkilatı prensipleri çerçevesinde personel maliyetlerinin tamamı karşılanan, kısmen karşılanan ve hiç karşılanmayan şekilde üç grup olarak belirlenmiş) ve her bir grup için ödenebilecek en yüksek tazminat miktarı belirlenerek, her grup içinde, havacılık tazminatının oran, esas ve usule göre ödeneceğini belirleme yetkisi YPK’ ya verilmiştir.
Ülkemizin de 01.03.1989’ dan bu yana üyesi olduğu Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı, “Eurocontrol”, ”Terminal Charges” ve “Air Navigation Charges” adı altında, DHMİ’ nin yatırım, İşletme ve Personel maliyetlerini Milli Maliyet Tabanı hesaplaması yöntemi ile hesaplayıp, milli birim fiyatlarını bulmakta ve hava sahası kullanıcılarından yol ücretleri olarak tahsil ederek, ülkemizin harcadığı maliyetleri geri göndermektedir.
DHMİ Personeline ödenen havacılık tazminatı, hava araçlarına verilen hava seyrüsefer hizmetinden doğan kurum alacaklarının Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı tarafından hizmeti alanlardan tahsil edilerek kuruluşa ödenen ücretlerden ödenmekte olup, ne devlet bütçesinden yapılan bir ödeme ne de döner sermayeden yapılan bir ödeme şekli değildir. Bu yüzden de bütçeye herhangi bir yük getirmemektedir.
Dolayısıyla, 399 Sayılı KHK’ ye tabi personellere ödenen ek ödeme ile DHMİ çalışanlarına ödenen havacılık tazminatı tamamıyla birbirinden farklılık arz eden iki ayrı ödeme şeklidir.
Bu nedenle 399 Sayılı KHK’ ye tabi diğer kamu çalışanlarına ek ödeme yapılırken, DHMİ Genel Müdürlüğü personelinin kapsam dışı bırakılması Anayasada hükmünü bulan kanunlar önünde eşitlik ilkesine aykırı bir uygulamadır. Kaldı ki,
5335 Sayılı Yasayla 399 Sayılı KHK’ ye eklenen Havacılık Tazminatıyla ilgili ek 2. maddesinde,
“Bu şekilde yapılacak ödemeler, sözleşmeli personel için belirlenen ücret tavanı ile kapsama dâhil personele verilecek diğer hak ve ödemelerin tespitinde dikkate alınmaz.”
İbaresiyle aynı zamanda Havacılık Tazminatının, diğer hak ve ödemelerin tespitinde dikkate alınmayacağı belirtilmek suretiyle, havacılık tazminatı alan personellerin diğer hak ve ödemelerden faydalanmasına bir engel teşkil etmeyeceği belirtilmek istenmiştir.
DHMİ Genel Müdürlüğü de Ulaştırma Bakanlığın a bağlı kamu İktisadi teşebbüslerden olup, madde metninde bu kurumda 399 sayılı KHK’ ye tabi çalışan personele ek ödeme yapılmayacağına bir başka ifadeyle DHMİ çalışanlarının kapsam dışı bırakıldığına dair hiçbir ibare yer almadığı gibi hangi kurum personellerinin ek ödeme alıp alamayacağı konusunda düzenleme yapma yetkisi de YPK’ ya verilmemiştir. Dolayısıyla YPK’ nın kullandığı yetki bağlı bir yetki olup, YPK bu yetkisini kendisine tanınan sınırlar içerisinde kullanmak zorundadır.
375 Sayılı KHK’ nin ek 4. maddesinde ise,
“Bu ödeme, damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmaz ve ilgili mevzuatı uyarınca ödenmekte olan zam, tazminat, ödenek, döner sermaye payı, ikramiye, ücret ve her ne ad altında olursa olsun benzeri ödemelerin hesabında dikkate alınmaz.”
Denilerek, ek ödemelerin, zam, tazminat, ödenek, döner sermaye payı, ikramiye, ücret ve her ne ad altında olursa olsun benzeri ödemelerin hesabında dikkate alınmayacağı belirtilerek, tazminatlar ile ek ödemelerin farklı uygulamalar olduğu, dolayısıyla zam, ikramiye ve tazminat adı altında ödeme alan bir personele ödenecek ek ödemelerin hesaplanmasında bu ödemelerin hesaba dâhil edilmeyeceği dolayısıyla tazminat, ikramiye alan personellere de ek ödeme yapılabileceği belirtilmiş bulunmaktadır.
YPK, DHMİ Genel Müdürlüğü’nde 399 Sayılı KHK’ ye tabi olarak çalışan personellere ek ödeme yapılmayacağına ilişkin herhangi bir düzenleme de bulunmamasına rağmen, KHK’ nin kendisine vermediği bir yetkiyi kullanarak, bir başka ifadeyle kendisini yasa koyucunun yerine koymak suretiyle DHMİ Genel Müdürlüğü çalışanlarını ek ödeme yapılacak personeller kapsamı dışında tutarak aynı zamanda yetki gaspında da bulunmuştur.
Tüm bu nedenlerden ötürü Sendikamız tarafından bu dava açılmış olup, DHMİ çalışanlarına uygulanan bu haksızlığın ortadan kaldırılması amacıyla hukuksal mücadelemiz başlatılmıştır.