İzmir Şubemiz 3. haftasında, Alsancak Gar önünde sürgülerin geri alınması talebiyle etkinlik gerçekleştirildi.
TCDD Genel Müdürlüğü yönetimi tarafından, Sendikamız İzmir Şube yöneticileri ve İşyeri Temsilcilerinin sürgün edilmesi üzerine, İzmir Şubemiz tarafından sürgün kararı geri alınıncaya kadar her Pazartesi günü saat 16:30’da Alsancak Gar önünde basın açıklaması ve oturma eylemi yapılması kararı alınmıştı.
KESK İzmir Şubeler Platformu ile İzmir emek ve demokrasi güçlerinin dayanışma gösterdiği etkinlikte, yapılan basın açıklamasının ardından oturma eylemi gerçekleştirildi.
Okunan basın açıklaması aşağıdadır.
25.01.2021
Basına ve Kamuoyuna;
SENDİKAMIZA YÖNELİK BASKILARA VE SÜRGÜNLERE DUR DİYORUZ!
Ülkemizde demokrasi, özgürlük ve emek mücadelesi veren biz kamu emekçileri gibi tüm yurttaşlarımız hak adalet ve hukuk arayışına devam etmektedir. Bizler demiryollarında, havayollarında ve limanlarda olmak üzere ulaştırma iş kolunda örgütlü, 30 yıllık mücadele geçmişi olan bir sendikanın üyeleriyiz.
Bizler işimize, ekmeğimize sahip çıkan yarınlarımızın daha müreffeh olması için alınteri ile yaşayan insanlarız. Bizler ülkemizin ilk demiryolu hattının başladığı 164 yıllık Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarının hizmet üreten, halkımızın ulaşımı için emek veren emekçileriyiz.
Son dönemde özellikle Ulaştırma Bakanlığına bağlı TCDD Genel Müdürlüğü, TCDD Taşımacılık A.Ş. Genel Müdürlüğü ve PTT genel Müdürlüğü tarafından hem BTS hem de HABERSEN üyeleri ile yöneticilerine karşı ciddi baskı ve sendikal mücadelenin engellenmesi ile karşı karşıyayız.
TCDD ve TCDD Taşımacılık A.Ş. yönetimi, 4688 sayılı kanunun 18. Maddesindeki “Kamu işvereni kamu görevlileri arasında sendika üyesi olmaları veya olmamaları nedeniyle bir ayırım yapamaz” hükmünü inatla çiğneyerek sendikamız BTS üyelerine uyguladığı sürgünlere, baskı ve mobbinge devam etmektedir.
AKP, iktidara geldiği günden bugüne kadar geçen 18 yıllık süreçte, belediyelerden birçok kişiyi TCDD yönetim kadrolarına atamıştır. Böylelikle TCDD gibi köklü bir kuruluş; kurumdan olmayan, hiçbir ehlilikleri bulunmayan, demiryollarından anlamayan ve partizanca davranan siyasi ellerin insafına terk edilmiştir. Ve bundandır ki, 18 yıllık bu süreçte; yüzlerce insanımızın ölmesine neden olan KATLİAM da denilebilecek olan birçok kaza yaşandı ve TCDD artık bu acı olaylarla ve sürgünlerle anılır oldu!
Artık o kadar ki mahkemeler kurumdan savunma almaya bile gerek duymuyor. Genel Sekreterimiz İsmail ÖZDEMİR ‘in Ankara’dan Sivas’a sürgün edilmesi işlemi 22.01.2021 tarihinde İdare Mahkemesi tarafından kurumdan savunma alınmasına dahi gerek duyulmadan durdurulmuştur. Ancak biz biliyoruz ki Genel Sekreterimiz, kindarca hareket eden AKP’nin bürokratları tarafından tıpkı Ünal KARADAĞ arkadaşımız gibi mahkeme kararına rağmen hukuk tanınmayarak yine sürgüne gönderilecektir.
TCDD Mahkeme kararına rağmen temsilcimiz Ünal KARADAĞ’ın tekrardan Malatyaya sürgün edilmesinin sebebini, ortada hiçbir soruşturma ve ceza dahi yokken YK üyemiz Nurhan KARADAĞ’ın niyet okunarak sürgün edilmesinin gerçek nedenlerini açıklamalıdır.
Geçen hafta dile getirmiştik, her hafta yolcu trenleri çalışana kadarda buradan dile getireceğiz ve soracağız. Pandemiden dolayı şehirlerarası seyahat yasakları nedeni ile yolcu trenleri kaldırıldı. Ancak bu yasaklar bitmesine rağmen Uçaklar, İzban, otobüsler, dolmuşlar tıklım tıklım çalışırken fiziksel mesafenin daha rahat korunabileceği yolcu trenleri neden çalıştırılmıyor. Ekonomik olması nedeni ile özellikle açlığa ve yoksulluğa mahkum ettiğiniz, halkın kullandığı yolcu trenleri çalıştırılmayarak halkı tıklım tıklım uçak ve otobüslere yönlendirmek sadece insanlara eziyet değil, bulaşı artırarak halkın güvenliğini de tehlikeye atmaktır. Yine özellikle kış döneminde yolcu trenlerinin çalışmaması bazı bölgelerde kardan yolu kapanan bir çok köyün tek ulaşım aracının da kaldırılması anlamına gelir. Bu da halka ayrı bir eziyettir. Hergün yüzlerce kişi garlara gelerek yolcu trenlerinin ne zaman çalışacağını neden çalışmadığını sormaktadır. TCDD ve TCDD A.Ş ile Ulaştırma Bakanlığı Kamu hizmeti görevi yapan bir kurumun bu görevini neden yapmadığını bir an önce açıklamalıdır. Doğruları kamuoyu ile paylaştığı için BTS ile uğraşacağına bunun nedenini açıklayınız. Yolcu trenleri neden çalıştırılmıyor ve ne zaman çalışacak? Yolcu Trenlerimiz NE-RE-DE ?
Liyakatsiz atamalar ile yandaş sendika yöneticileri ile vekaleten demiryolunu yönetmek isteyenler TCDD Taşımacılık A.S de de görevde yükselme sınavı yapmalarına ve aradan 1 yıl geçmesine rağmen, süreci tamamlamayıp atamaları yapmamakla suç işlemektedirler. TCDD A.Ş sınav sürecini neden tamamlamadığını bir an önce açıklamalıdır. Sınava girip unvan almak için emek harcayan ve bir senedir bekleyen personele bir açıklama borçlusudur. Bu kurumu kafanıza göre yönetemezsiniz. Onun içinde her yanlışınızda karşınızda bu kurumun gerçek sahiplerini BTS yi bulacaksınız..
Buradan Genel Sekreterimiz İsmail ÖZDEMİR’ in Sivas’a sürgün edilmesinden, Genel Kadın Sekreterimiz Begüm ÖZYÖNÜM’ ün işyerinde amirlerce mobinge maruz kalmasına seyirci kalan ve hakkında birçok soruşturma açarak baskı uygulayan TCDD Taşımacılık A.Ş. yönetimini; Şube Sekreterimiz Mehdi SEYHAN’ ın Kars’a, Şube Kadın Sekreterimiz Nurhan KARADAĞ’ın Malatya’ya, Sendika İşyeri Temsilcilerimiz Bülent ÇUHADAR ve Ünal KARADAĞ’ ın Malatya’ya sürgün edilmesinden sorumlu TCDD Genel Müdürlüğü yöneticilerini, Haber-Sen Genel Sekreteri İbrahim DAMATOĞLU’ nu sürgüne gönderen PTT Genel Müdürlüğünü ve tüm bunlara izin veren Ulaştırma Bakanlığına seslenerek soruyoruz;
Sendikal örgütlenme ve ifade özgürlüğünü önemseyen, baskılara ayrımcılığa karşı demokratik tepkilerini gösteren üye ve yöneticilerimizin son derece keyfi gerekçelerle sürgün edilmesi, çeşitli cezalar önerilmesi hatta hukuk dışı bir şekilde görevden alınmak istenmesi hangi “ileri demokrasi” anlayışına, hangi adalete, hangi hukuka sığmaktadır?
KESK Bileşenleri yönetici ve temsilcilerine karşı yürütülen sürgün kararlarını geri almaya, sendikamız üye ve yöneticilerine yönelik baskıya son vermeye ve aklı-selim bir şekilde yasa ve yönetmeliklere uygun davranmaya davet ediyoruz.
Aksi takdirde sendikamız bugüne kadar yarattığı mücadele geleneğiyle hareket edecek, her türlü fiili, meşru ve hukuki mücadelesini her platformda sürdürecektir”. Bu kapsamda da 02 Şubat Salı günü İzmir, İstanbul, Zonguldak ve Diyarbakır olmak üzere BTS ve HABERSEN olarak dört koldan Ankara’ya yürüyeceğimizi ilan ediyoruz.
Kamuyona Saygıyla Duyurulur
BTS İZMİR ŞUBESİ