{rokbox}images/stories/o_haber_foto/hakkari.ba.JPG{/rokbox} | KESK ve bağlı sendikaların Genel Merkez Yöneticileri ile Hakkari Şubeler Platformu üyeleri, 4 Eylül Cumartesi akşamı Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (DİVES) Genel Başkanı Lokman Özdemir’in tutuklanmasını meşaleli yürüyüşle protesto etti. Hakkari’de akşam saatlerinde KESK Şubeler Platformu tarafından Diyanet ve Vakıf Emekçileri Sendikası (DİVES) Genel Başkanı Lokman Özdemir’in tutuklanmasını protesto etmek amacıyla meşaleli yürüyüş düzenlendi. |
KESK binasından belediye binası önüne kadar devam eden yürüyüşe KESK MYK üyesi Hüseyin Gölpınar, BTS MYK üyesi Yunus Akıl, SES Genel Başkanı Bedriye Yorgun, Tüm Bel-Sen MYK üyesi İzzetin Alpergin, Tarım Orkam-Sen MYK Üyesi Ergün Aspolat, Eğitim Sen Kadın Sekreteri Gülçin İspert, Hakkari Belediye Başkanı Dr. Fadıl Bedirhanoğlu, Hakkari’deki STK temsilcileri, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Basın açıklamasını okuyan KESK Hakkari Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Cahit Balıkesir, tutuklamaların hukuk skandalı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Hakkari’de ‘KCK operasyonu’ adı altında ardı arkası kesilmeyen tutuklamalar devam etmektedir. Yapılan baskınlarla 25 Ağustos’ta gözaltına alınan ve Van’da çıkarıldığı Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği tarafından tutuklanan Konfederasyonumuz KESK’e bağlı DİVES Genel Başkanı Lokman Özdemir’in tutuklanması tam bir hukuk skandalıdır” dedi.
Başta Özdemir olmak üzere bütün seçilmiş Kürt siyasetçileri serbest bırakılmalı’
Kendilerine gözdağı verilmek istendiğinin altını çizen KESK Hakkari Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Cahit Balıkesir emek, demokrasi, barış ve halkların kardeşliği mücadelesinden asla vazgeçmeyeceklerini belirtti. Balıkesir, “Özdemir’in yaptığı bütün konuşma ve aldığı notları, direk KCK yapılanmasıyla, KESK’in 15 Ağustos’ta Toplu İş Sözleşmesi için Ankara’ya çağırdığı Özdemir’in ‘Yol paramız yok’ diyerek gidemeyeceğini söylemesi de KCK’nin 15 Ağustos kutlamalarıyla ilişkilendirilerek suç sayıldı. Yaptığı bir basın açıklamasında, namus olgusu ile ilgili, Kur-an ayetlerinden örnek vermesi mahkemece ‘örgüt propagandası’ olarak değerlendirilmiştir. Bilinmelidir ki, verilmek istenen bu gözdağı ile bizler; emek, demokrasi, barış ve halkların kardeşliği mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz. Barış içerisinde kardeşçe yaşamaya ihtiyaç duyduğumuz bu süreçte AKP hükümetinin daha dikkatli davranması daha barışçıl politikalar üretmesi toplumda gerginlik yaratan yaklaşımlardan vazgeçmesi gerekmektedir. Bu temel de buradan AKP İktidarına sesleniyoruz. Yaptığınız bir hukuk skandalıdır. Bu hukuksuzluğa son verin. Başta Özdemir olmak üzere cezaevlerinde tutuklu bulunan tüm seçilmiş Kürt siyasetçiler, sendikacılar, aydınlar ve çocuklar derhal serbest bırakılmalı. Kürt Sorununun barışçıl çözümü için bölgede STK’larının karşılıklı silahların susturulması için yaptıkları çağrılara hükümet yanıt vermelidir” diye konuştu.
‘AKP hükümeti kendine göre olmayanları sindirme politikası yürütüyor’
KESK MYK üyesi Hüseyin Gölpınar ise, tutuklanan arkadaşlarının biran önce serbest bırakılmasını belirtti. Gölpınar, “AKP’nin kendine Müslüman kendine demokrat tutumu ortaya çıkmıştır. Lokman Özdemir dökülen kanın durması, demokrasi ve barışın gelmesi için mücadele eden bir arkadaşımızdır. AKP hükümeti kendini yakın bulunan STK’larla kol kola görünerek kendine göre olmayanları sindirme politikası yürütüyor. Onlarca Kürt siyasetçinin gözaltına alınması ardından sendika yöneticilerini içeri olması AKP’nin gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştır. Burada bir kez daha haykırıyoruz. Tutuklu bulunan arkadaşlarımız ve Kürt siyasetçilerin biran önce serbest bırakılmalı akan kan durdurulmalı. Aksi taktirde emekten gelen gücümüzü kullanmaktan çekinmeyeceğiz” şeklinde konuştu.